Kusursuzluğu arayan ressam Frenhofer’in, on yıldır üstüne çalıştığı ve titizlikle gizlediği başyapıtından, birisi dostu olan iki genç ressam Porbus ve Poussin’e bahsetmesi, onlarında büyük bir meraka düşmeleri sonucu yapıtı görmek istemeleriyle kendilerince bir yol bulmalarını ve enteresan sonunu anlatan bir hikaye. Frenhofer ressam mı, şair mi dedirten beklenmedik bir son.. Beni ilk başta etkileyen çevirmen Samih Rifat’ın önsözünde bahsettiği, hayatıyla eserin kesişme noktaları, eserin konu edildiği Paris’in adı geçen sokağındaki evin ilginç tesadüfleri barındırması, eseri çevirme niyetine girmesi ve buna ancak on iki yıl sonra erişebilmesi oldu. Tabi hikayeyi de yabana atmamak lazım. Anlatımdaki betimlemeler, kusursuzluğun hatta kusursuzluğun da ötesinin anlatımı, ona ulaşmak için karakterin hissettiği tutku, verdiği çaba, hepsinin büyüsü insanı sarıyor okurken.. Birkaç sayfa sonra kurguya kapılınca soluksuz, bir çırpıda okunuyor. Etkileyici bir eser. Keyifle..

Gizli BaşyapıtHonore de Balzac · Can Yayınları · 20223,734 okunma

·

28 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.