Sohrab Sepehri
bana gelirseniz şayet
hiçistandayım!
hiçistanın arkasında bir yer var.
hiçistanın arkasında havanın damarları
toprağın en uzak yığınında
açan çiçeklerden
haber getiren habercilerle doludur,
kumlar üzerinde
şakayık miracı tepelerine
yol alan
zarif atlıların toynaklarının izleri var
hiçistanın arkasında istek şemsiyesi açıktır.
Susama meltemi bir yaprağın
dibine koşsun diye...
yağmurun çanları çalınır
insan burada yalnızdır
ve bu yalnızlıkta
bir narvan karaağacın gölgesi
sonsuza değin akmakta.
bana gelirseniz şayet
yavaş ve yeğni gelin
yalnızlığımın ince porseleni
çatlamasın...
·
100 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.