Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Leyla Köşesi
Bîr de bakalım Leylâ köşesînden Aşkın kadın adlı penceresinden Bırakmıştı kendini yazılmış olana Susmak ve konuşmamak denen cana Evlenmişti ve görünüşte mutlu Şimdiden memnun ve gelecekten umutlu Fakat bir eksiklik ufacık bir nokta Kalbi kurcalıyordu hâlâ Mecnun ne olmuştu neredeydi Nasıldı ne yapıyordu hâli neydi Geceleri loş gölgeler arasında Kum tepelerinde ay yarasında Mecnuna benzeyen hayaller olurdu Bu anlarda sanki kalbi dururdu Bitmiş olan bir daha mı başlayacak Ne çare başlayan başlamamış Bitmiş bitmemiş olacak Gibi gelirdi O'na Ürküntü geçmiş ama erememişti huzura Karanlık bitmiş fakat kavuşamamıştı nura Ay tutulmuş tutulmuş kurtulmuştu Gönlü zaman zaman tutmuştu muştu Gün kırmıştı siyah çerçevesini Yarmıştı ışıkla ötesini berisini Baskın korkusuyla ürperen çadırların Bugün düzen ve güven, ama yarın! Yarına bir güvence olamayan Neye yarar böyle bir şimdiki zaman Acıyla da olsa dopdolu olan hayat Boşalmıştı zembereği boşalmış bir saat Gibi. Dönmüştü bomboş bir kâğıda Ağızdaki tat benzemiyor eski tada Irmak kurumuş rüzgâr esmiyor Yakıcı güneşi bir parçacık bulut örtmüyor Arzu ve korku iki karanlık duygu Yüreğinde birbirini koğalayıp duruyordu Ya bir gün geri dönerse Mecnun Yine altüst olursa ortalık bütün Daha mı iyi olur daha mı kötü bilmiyordu Bir umut vardı gönülde eksilmiyordu Sonra kızıyordu kendine kınıyordu kendini Kapamak istiyordu içinde eskinin kepengini Eski öldü diyelim ama neydi yeni Ve nasıl eskitmeli eskimeyeni Nasıl öldürmeli ölmeyeni Nasıl diri sayarsın ölü olanı Eski bir zehirdi belki ama yeni Andırıyordu tatsız tuzsuz bir yemeği Beklemek neyi beklediğini bilmeden Gün günü ay ayı koğalarken Beklemek bîr vaktin doluşunu Öç alan kaderin zalim oyunu Her şey akılla kurulu akılla düzgün Ama aklın içinde olmalı baharat gîbî Bir parça delilik Oysa Mecnun almış bütün deliliği gitmiş Kupkuru bir hayat kalmış ve adeta oyun bitmiş Arzulanan zenginlik, at kumaş ve ziyafet Yetmez olur insana bir gün elbet İnsan hep bir şey umar bekler Ne olduğunu bilmez fakat Fakat sonradan duruldu Leylâ Tevekkülle huzuru buldu Leylâ Ruhta kopan fırtınalar dindi Gökten gönle sükûnet indi Anladı ki acı tatlı soğuk sıcak Geçmiş ve gelecek ayrılmak ve kavuşmak Hep aynı varoluşun dönüşümleri Aydınlanışımları ve sönüşümleri Her şey havada döner durur Sonunda Tanrı varlığında yok olur Ruh hürdür vücut esir Ruh baldır beden zehir Ruh hürdür Tanrı aşkıyla Baglı değil yer ve zaman kaydıyla Farketmez gelse gelmese Kays O'na Gitse gitmese O'na Leylâ Tanrı katında buluşmuşlardır Hakikat yurduna kavuşmuşlardır
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
·
144 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.