Yıllardır onlarca senaryo kitabına göz attım. Okudum demiyorum, göz attim diyorum çünkü büyük çoğunluğu daha kendinin rüştünü ispat etmiş bir eseri olmadığı halde size tavsiyeler öneren zırvalarla dolu. Ki böylelerine "atanamamış sinemacılar" diyorum. (Maalesef McKee'nin şu meşhuuur Story kitabı bile bana hep "ne diyo lan bu" dedirtmiştir.) Senaryoyu kitaptan öğrenmek de zaten zihni kirleten yanıltıcı bir yol. Bir senaryo kitabını eğer şöyle okuyorsanız sizin iyi bir eser sahibi olmanız mümkündür; okudukça kitap size "elbette öyle olmalı başka nasıl olabilir ki" dedirtiyorsa tamamdır. Çünkü zaten yeterince film izlemek ve doğru anlamak sizi temel bilgiler konusunda donanım sahibi yapar. Böylece öğrenmek için değil, iyi bir meslektaşınızla senaryo üzerine sohbet ediyormuş tadı alırsınız. Ama her sayfayı büyük hayretle okuyorsanız ve sürekli "hummm demek böyle yapılıyor anladııım" diyorsanız kitapla siz bomboş bir ikili olarak tarihteki yerlerinizi almaya hazır olun. Çünkü daha işin alfabesini bile bilmiyorsunuz. Bunu 18 yaşınıza kadar filmlerden almış olmanız gerekir. Senaryo yazımı akşamları bir saat gidilen ahşap boyama kursu mantığıyla öğrenilmez. 20 yaşına geldiğinizde geride çocukluktan itibaren gelen 10 yıllık bir hemhal olma alt yapısı gerekir. İşte #JohnCostello'nun Senaryo Yazımı" kitabı okurken tamamen aynı fikirde olduğum, çok iyi, gerçekçi, sade, net bir kitap.

Senaryo YazımıJohn Costello · Kalkedon · 2010103 okunma

·

69 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kinyas