Hep demişimdir; Derik'in kaderi Sicilyayla benzer. Romanlara sinema filmlerine konu olacak bir mekân ve tarihe sahip. Derikte mecburi hizmet sebebiyle çalışmamdan dolayı bu kitaba ilgi duydum. Dhy dönemimde romandaki kahramanları neredeyse hepsini çok yakından tanıdım ve bu daha çok okuma hevesimi kamçıladi. Tabi yazarın Canan Kaftancıoğlu'nun kayınpederi olması da bu kitabı okumamda etkisi olmadı değil. Dili ivedi bi kitap. Sanatsal anlamda yeterli ama çok başarılı değil. Derik'i ve Derik coğrafyasını iyi anlatıyor. Coğrafik konumları, öğeleri birer kahraman gibi ele alması başarılı. Karacadağ adeta bir yan karakter gibi. Siyasi durum hakkındaki görüşleri yerinde. Ağalık düzeni devlet ilişkisi noktasında yazdıkları da isabetli. Gel gör ki begenmediklerim var: Derik'e atanmış başta öğretmen Fevzi ve diğer öğretmenler, keşke şerefli Derikli Ermeni kızlarını cinsel obje olarak tasvir etmeseydiniz. Araştırdığım kadarıyla yaşanmış olaylardan esinlenerek yazılmış bi roman, sulandiğiniz kadınlar akrabalarım dahi olabilir. Bence iğrençsiniz. Tam da aşağıladiniz Ortadoğu insanına layıksıniz. Kürt halkı aşağılanacak bi halk değil. Eğer anlattığıniz ve gördüğünüz kadar aşağılıksa bu da kutsal saydığınız degerlerinizin yarattığı bi politika sonucunda bu duruma gelmiştir. Neredeyse aynı ırkın çocukları Kürtler ve Ermeniler için kullanılan ibareler beni rahatsız etmiştir. Bişey iyi olunca Ermenilere ait, kötüyse Kürtlerin oluyor. Hem cehalet hem düşmanlık kokuyor bu düşünceler. Kürtler ve Ermeniler farklı dilleri konuşan aynı milletin evlatlarıdir. Bu en azından Derik ve Diyarbekir için geçerlidir. Diğer şehirlerdeki Kürt ve Ermeniler için bilemem. Çok yanlış tespitlerden bi tanesi şu: öğretmenler Derikte içki bulamaması. Ama evinde kiracı oldukları Ermenilerin de sarhoş gezmesi. Derikte alkol bulamamak külliyen bir yalan. Nüfusunun büyük bir kısmının Ermeni ve Ermeni asıllı olan bi kasabada nasıl alkol olmaz. Hani orda yaşıyorum biliyorum. Keşke Ermeni kızı Melina yerine çöl kartalı, kendi deyimiyle, Ezidi asıllı Kürt Abdurrahimi daha çok anlatsaydı. Corleone ailesinin New York'ta çatıştığı beş İtalyan ailesi arasındaki kan davası gibi olan bi kan davasını hakkını verememiş yazarken. Büyük ihtimalle bilgi eksikliğinden dolayı güdük kalmış. Ahmet Türk'ün ağabeyi Abdurrahim Türk'ü kim öldürdü? Merak ettim doğrusu...

TüfeklilerÜmit Kaftancıoğlu · Ayrıntı Yayınları · 202028 okunma

·

180 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.