Geçtiğimiz yıldan bu yana okumak için zaman kolladığım; İngiliz edebiyatının nadide isimlerinden Oscar Wilde'nin tek romanı olan Dorian Gray'in portresi eserinin yorumuyla geldim. Yazarın yaşadığı dönem ve ortam düşünülünce eserin bu denli büyük bir yankı uyandırmasına şaşırmamak gerekiyor. Oscar Wilde'in 19. yy Britanya'sında aykırı fikirleri ve hayatı nedeniyle nasıl yargılandığını, hatta bu yargılamaların önemli bölümünde de delil olarak bu yapıtının gösterildiğini öngörürsek, eserin önemi zaten ortaya çıkıyor. Eser'e çok kısa değinmem gerekirse; yakışıklı,eğitimli ve zengin bir genç olan Dorıan Gray’in, kendi portresi karşısında büyülenip ömür boyu genç ve yakışıklı kalmak istemesi ile gerçekleşen dileği,Dorıan’ın zamanla saflığını kaybedip Lord Henry Wotton’un da tesiriyle hazcılığı benimsemesi,yaptığı kötülükler,bundan dolayı portresinde gördüğü değişikliklerin onun ruhunda yarattığı sarsıntılar… Ve inanılmaz son… kişilik analizleri, kurgu, polisiye sarmalında bir realizm örgüsü... ve satır aralarında fazlasıyla ilginç tespitler yer alıyor... konusu, anlatımı, diliyle mükemmel diyebileceğim tavsiye olunacak kitaplardan... Mutlaka ve mutlaka okuyalım