Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

senden ödünç alıyorum ve borcumu asla ödeyemeyeceğim. Korkunç olan ölüm değil, yaşanan ya da yaşanamayan hayatlardır. Dünya yazarların yokluğuna kanalizasyon yokluğundan çok daha kolay katlanır Uykumun bölündüğünü anlatmaya çalışıyorum. Ama tek şikâyetim buysa aslan gibiyim demektir. Hem istemezse başkasına veririm. En az diğer kitaplarım kadar satacaktır. Onlardan daha iyi olduğu için değil, onlar kadar iyi olduğu için Bir gün, “Bukowski ölmüş,” diyecekler ve gerçekten keşfedilip yaldızlanacağım. Ne fayda? Yüksek sesle konuşup kahkaha ile gülüyorlardı. Sahte kahkahalar, zorlama. Kesintisiz. Sonunda masamızdakilere, “Çekilir gibi değil, değil mi?” diye sordum. İçlerinden biri bana döndü ve tatlı bir tebessümle, “insanları mutlu görmek beni de mutlu eder,” dedi. Cevap vermedim. İçimde kara bir delik oluşmuştu ama. Tuhaf olmalı benimle yaşamak. Bana tuhaf. Bilgisayarın benim yerime yazamayacağını biliyorum. Yazabilseydi istemezdim. Ağzımda begıl ile bilgisayarın başına oturmuş, ekranda çıkan sözcükleri izleyen halimle kendimim bana en iyi gelen her kadın bir ümitti ama çok sürmedi. Durumu hayli çabuk kavrayıp RÜYALARIMIN KADINI’nı aramaktan vazgeçtim; kabus gibi olmayan bir kadın kabulümdü. Otobanda giderken radyoyu açtım, şansıma Mozart çıktı. Hayat bazen güzel olabiliyor. Ama bu biraz da size bağlı. Her dakika için savaşıyor, hiçbir şeye vakit bulamıyorum. Hipodromdan uzak durabilsem vakit bulacağım elbette. Ama ömrümü kendime ayırabileceğim bir saat için savaşarak geçirdim. Kendimle başbaşa kalmamı engelleyen bir şeyler vardı hep.
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.