Kekemelik gibi nedeni büyük bir sır olan bir bozukluğa, böylesine idiopatik bir duruma böyle kesin çizgiler çekmek ve üstelik bunların yanlış yorumlanması gerçekten bir hekime yakışacak durumlar değildir. Kekemelik bir hastalık değildir bir bozukluktur, bu durumun tedavisi olmaz yoktur, terapi ile de kontrol altına alınması öğretilir. Hastalık olmayan bir şeyin aşısının olması da mümkün değildir. Kekeme bireylerle çalışmak da dil ve konuşma terapistlerinin işidir belki işin kaygı/anksiyete kısmında psikologlar - psikiyatristler dahil olabilir duruma ki multidisipliner çalışılan bir alanda bizim asıl işimiz olan şeyi bizleri bu kadar eleştirerek nasıl ele alabiliyorsunuz aklım almıyor. Kekemelik öğrenilen bir şey değildir öyle olsaydı akıcı konuşmayı da çok rahat bir şekilde öğretebilirdik. Kekemelik tamamen kas yapısından kaynaklanmaz öyle olsaydı eğer cerrahi/medikal müdahalede bulunurduk. Kekemelik travmaya bağlı ortaya çıkmaz belki tetiklenebilir. Kekeme bireylerin ailesinin ve kendisinin işin uzmanından(?) objektif bir yorum alabilme umuduyla okuduğu bu kitapta böylesine yanlış bilgiler yer alması çok üzücü bir durum ne yazık ki.