" Halk Osmanlının Vergilerinden inim inim inlerken Ankara Hükümeti Savaşın kazanılabilmesi için halktan vergi almanın zorunlu olduğuna karar verir .
Şimdi yeni devlette istiyordu.
Bunları konuşurken birde odanın kapısı KÜT diye ardına kadar açıldı. Kapının çerçevesi içinde Emirdağ'ın Delisi Battal belirdi.
Bağırdı:
Selamünaleyküm..
Kaymakam öfkelendi:
" Ulan Deli çalışıyoruz çık dışarı."
"Kızma beyim, biliyorum,onun için geldim. Duydum ki Kemal'in askerleri çıplakmış.Allah şahidimdir ki üzerimdekinden başka çamaşırım yok. Çoraplarımı getirdim. Şimdi yıkadım, temizdir."
Yaklaşıp masanın üzerine bir çift ıslak yün çorap koydu. Çarıklarını sıyırıp odanın ortasına bıraktı:
"Aha bunlar da çarıklarım, haydi kolay gelsin."
Çıplak ayak ,huzur içinde yürüyüp çıktı. Kapıyı da gümleterek kapattı.
Üyelerin dilleri tutulmuştu sanki. Kaymakam " Halktan kuşkulandığımız için tövbe edelim beyler.." dedi.
Deli Battal gibi bir garibin yüreği köpürdüyse, tekmil halk ayaklanacak demektir. Hızlanalım"
Sayfa 252Kitabı okudu
··
23 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
" Şu Çılgın Türk'ler " kitabı, bir destan. Marifet o destanı yaratanlarda ve destanı muhteşem bir üslupla kaleme alanda.
Yaşım gereği hiçbir satır bana yabancı gelmedi ama defalarca okumama da hiçbir engel yoktu.
Bir milleti ayakta tutan : O milleti var eden düne dair kazanımların ve zaafların bilinmesidir.
Tarih şuurundan yoksun milletler ; geçmişinde olanlardan ders almıyor demektir. Çünkü geçmişini bilmeyen bir milletin geleceği karanlıktır.
Zamanın üstünde ve zamanı geçmeyen bir eser.
"Şu çılgın Türkler" son yılların en etkileyici yaşayan yapıtı..
Bu topraklarda yaşayan herkes için bu kitap bir BAŞUCU kitabıdır
Her gün birkaç defa Memleketi kurtaranlardan,Nobel ödülü alanlara kadar her kesimin bu kitabı ciddi olarak okuması ve başucundan ayırmaması gerekir.
Bilhassa, bu dönemde bu kitabı tekrar okumalı ve okutmalıyız.... -GG-
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.