Gönderi

Kant, Yargı Yetisinin Eleştirisi'nde* (1987) görmeyi ve duymayı tat ve koku almanın üzerinde tutan uzun soluklu felsefi bir geleneği takip etmek suretiyle yemeği ve içecekleri ciddi önem atfedilmesi gereken nesneler olarak görmeyi reddeder. Bu argüman, tat almanın yansıtıcı bir estetik deneyim sunamayacağını kabul eder, yani tat alma ile ilgili hiçbir deneyimin nesnesi; hazsal dolaysızlığı (güzel olanın takdiri için gerekli olan önyargısız tutuma karşılık olarak), düşünümsel hoşa giden veya git- meyen duyumsalını yansıtması (kişinin nesne ile düşünceli imgesel angajmanına karşılık olarak) ve tat almanın öznel göreceliliği (varolan evrensel güzellik kabulüne karşılık olarak) sebebiyle güzel olarak tanımlanamaz.
Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
·
132 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.