Süleyman Tekir hocamız ile yaptığım programı izlemek için youtu.be/MSC6zBUhtA0?si=... linki ziyaret edebilirsiniz."
Bir insan; otuz küsur yıllık ömrüne bu kadar faaliyeti, bu kadar olayı nasıl sığdırabilir?..
Beş parasız bir şekilde çöllerden geçerek vatan uğruna hareketi herkes üstlenebilir mi?..
Bir zaman Trakya'da, bir zaman Afrika'da, bir zaman Irak'da...
Süleyman Askerî Bey, belki de yirminci yüzyılın gördüğü en mücadeleci, en yılmayan, en entelektüel askerlerindendir.
İki bacağı ağır yaralı olduğu halde geçiti ayakta izleyen, sedyede dahi olsa savaşı idarə eden ve günümüz dimağlarına örnek teşkil etmesi gereken bir şahsiyet.
Cephede
La Reine Margot 'unu okuyan bir entelektüel...
Böyle adam, kaç tane bulunur o yıllarda?..
O kadar mücadelenin sonunda ise savaşın aleyhine dönmesi sebebiyle yaşadığı maddi ve manevi buhranlar, bir tabanca ile canına kıymasına yol açar.
Olay yerine gelen kolordu komutanı son durumu izah etmeye çalışırken ağzından şu kelime dökülür: "Ya..."