V A S IL
Nefesler Âleminin Adamları (Ricâl)
Nefesler âleminin ricâline (adamlar) gelirsek, şimdi onları zikredeceğim!
Onlar, Davud’un (as.) kalbi üzerindeki kimselerdir. Hiçbir dönemde
sayıları artmaz ve eksilmez. Onları Davud’un kalbiyle ilişkilendirdik
ve bazen bu nitelikle daha önce de bulunabilirler. Bununla kastedilen
şudur: Onlarda tek tek ortaya çıkan hal, bilgi ve mertebelerin
hepsi Davud’da toplanmıştı. Bütün bu âlemler ile karşılaştım, onlarla
arkadaşlık yaptım, kendilerinden yararlandım. Onlar kendilerini aşmadıkları
bir takım mertebelerde artma ve eksilme kabul etmeyen sayılarla
bulunurlar. Allah izin verirse, hepsini zikredeceğim!
Onlardan birisi de, gayb adamlarıdır (ricâlü’l-gayb). Onlar, on kişidir,
sayıları artmaz ve eksilmez. Onlar, huşu (korku) sahibidir, dolayısıyla
sadece fısıltıyla konuşurlar. Bunun nedeni, bütün hallerinde
Rahman’ın tecellisinin etkisi altında olmalarıdır. Allah Teala şöyle buyurur:
‘Sesler Rahman karşısında susar, artık sadece fısıltıyla konuşular.’99
Bu kişiler, bilinmeyen-gizlilerdir. Hak onları yerinde ve göğünde
gizlemiştir. Dolayısıyla Haktan başkasıyla konuşmadıkları gibi O’ndan
başkasını da görmezler. ‘Onlar, yeryüzünde vakarla yürür. Bilgisizler
Yetmiş Altıncı Kısım \X ]
kendilerine hitap ettiğinde selam derler.’'00 Onların kapısı, hayâ duygusudur.
Konuşurken sesini yükselten birini duyduklarında ürkerler ve şaşırırlar.
Bunun nedeni, halin onları etkisi altına almış olmasıdır. Onlar,
kendilerinde korku ve hayâ duygusunu meydana getiren tecellinin herkesçe
görüldüğünü zanneder. Onlar, Allah Teala’nın kullarına Peygamberin
yanındayken seslerini kısmalarını emrettiğini görürler. Allah
şöyle buyurmuştur: ‘Ey iman edenler! Sesinizi Peygamberin sesinden yükseltmeyiniz.
Onunla birbirinizle konuştuğunuz gibi yüksek sesle konuşmayınız.
Yoksa amelleriniz boşa gider.’10' Peygamber Allah’m vahyini bildiren
bir tebliğciyken o konuşurken onun sesinin karşısında seslerimizi yükseltmemiz
yasaldandı ve böyle bir davranışın amellerimizi geçersiz kılacağı
bize bildirildi. Öyleyse Kur’an-ı Kerim’i dinlerken seslerimizi kısmamız
daha da önemlidir. Allah şöyle der: ‘Kur'an-ı Kerim okunurken
onu dinleyiniz, kulak veriniz, belki merhamete mazhar olursunuz.’102 İşte
bu, gayb adamlarının makamı ve belirtmiş olduğumuz halleridir. Hz.
Peygamberin hadisi bu ölçüyle Kur'an-ı Kerim’den ayrıldığı gibi bizim
sözlerimiz yine bu ölçüyle Peygamber’in sözlerinden farklılaşır.