Dikkat efenim #spoiler içerir çünkü neden içermesin . Sonunda bitti Emma'cığım. Kitabın başında bu karaktere öylesine gıcık kapmıştım ki Emma'cığım diyeceğimi hayal etmezdim veya bunu içtenlikle söylemeyi. Kendini beğenmişliği değildi bunun tek sebebi, çünkü başlarda onu tanımıyordum, belki de kendini beğenmeyi hak ediyordu. Gelgelelim benim kafamda tasarladığım "ship" leri bozmasaydı onu sevmeye çalışırdım. Kitabın dilini taklit ederken bir anda shiplemek ifadesi pek olmadı sanki, "yakıştırmak" diyelim biz ona ama eski dediğimiz de kalsın. Her neyse işte, her şeye burnunu sokması cidden sinir bozucuydu. Neyse ki bedelini tarifsiz endişeler, utançlar çekerek ödedi. Ben bir de kendisinin tarifsiz acılara gark olacağını düşünmüştüm, oysa sandığım kadar uzun sürmeyecekmiş. Kitabın henüz yarısında falan iken buradan birinin yazdığı incelemeyi okumuştum ve spoiler olabilecek kısımlar da olduğunu fark edip durduğumda, en azından şu kadarı gözüme çarpmıştı: "Emma çok mutsuz olacaktı, toyluklarının bedeli haksızca daha ağır olacaktı..." Gözümü hemen kaçırdım tabii ama bu kadarını anlamama -neyse ki çok yanlış anlamama- sebep olmuştu. İşte bu sebeple Emma'dan bile daha çok acı çektim diyebilirim. :D O zaten mizacının da getirisiyle olumlu düşünmeye, derdi o anlık karşılayıp gerisini sonraya bırakmaya alışkın fakat ben hiç de o mizaçta olamadığımdan, ve güya kızın kaderinin mutlak olumsuzlukla son bulacağını spoi kazasıyla öğrendiğimden dolayı, o bir parçacık umut etse onun adına üzüldüm. O aralarda bir yerde de kendisini epey sevmiş olmalıyım. Neyse ki her şey tatlıya bağlandı. Cidden Mr. Knightley gibi bir adam, bakın var mıdır demiyorum, herhangi bir tarihte var olabilmiş midir? Benim için yazarın çok daha bilinen kitabı Gurur ve Önyargı'nın yine çok daha bilinen kahramanı Mr. Darcy'in bile önüne an itibariyle geçmiş bulunuyor. Mr. Darcy'i de gerçekten çok severim. Ama onu Mr. Darcy yapan şey çoğunlukla Miss Elizabeth'ti diye düşünüyorum. Aşk hikayesi olarak ve roman olarak kıyaslarsam, Gurur ve Önyargı açık ara önde kazanır, ama sadece karakter olarak iki beyefendiyi kıyaslarsam Mr. Knightley diyorum başka da bir şey demiyorum. Herkesi birbirine yakıştıran, her şeyi gördüğünü düşünen Emma, kendi hislerini nasıl da göremedi, kendi kalbine nasıl yalanlar söyledi... İnsan bazen çok ilginç davranabiliyor. Epey gevezelik yaptım ama romandan neredeyse hiç bahsetmemiş gibi oldum, ama yani ne anlatabilirim. Onsekizinci yüzyıl İngiltere'sinde geçmiş bir aşk romanı işte. Gerçi arka kapağında "İngiliz toplumunun katı ve ikiyüzlü geleneğini sorgular" falan da yazıyor. Doğrusu epey yapmacık ve sosyal sınıflaşmanın birbirlerine çalım satmak üzerine kurulu olduğu sıkıcı bir kültür ama bununla birlikte insan o zamanlardaki nezaketin çeyreği kadarı şimdiki kültürlerde de olsa diyor. Nezaketin çoğu zaman sosyal sınıfları korumak ve karşısındakine yerini bildirmek adına bir silah olarak kullanıldığının farkındayım ama en azından şimdiki teklifsizlikten iyidir diye düşünüyorum. Dikkatimi çeken diğer şey ise beraberce yapılan etkinliklerin en küçük detayına kadar planlanmış olmasındaki güzellik. Belki çok az etkinlik yapıyorlar, birkaç aileye verilen küçük bir balo, belki bir piknik gezisi hepi topu ama inceden inceye planlanmış olması o aktiviteden alınacak en iyi verimi sağlıyor. Demek istediğim plandan ziyade özen aslında, insan bir şeyi önceden düşünüp heveslenince daha mutlu oluyor. Ne anlatabilirim deyip yine bir sürü şey anlattım. Son olarak kitaptaki baş karakterlerden birinin adı, aynı zamanda kitabın yazarının da adı olan Jane'di. Acaba Jane Austen, adaşı olarak tercih ettiği Jane'in karakterinde biri miydi, yoksa Emma'ya mı benziyordu? Cidden merak ettim, belki sosyal sınıf olarak Emma gibidir çünkü sonuçta kadın olmasına rağmen yazar olmuş, soylu bir aileden geliyordur diye düşünüyorum. Ama karakterini Jane ile Elizabeth karışımı bir şey olarak hayal ediyorum, yanılıyor da olabilirim tabii; acaba Emma'yı oluştururken esin aldığı biri var mıydı? İncelemeyi yazdıktan sonra bakınacağım bir şey bu, diğeri de filmini izlemek olacak.

EmmaJane Austen · Can Yayınları · 201810,1bin okunma

·

31 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.