Gönderi

Bütün varlıkların hayat, şuur ve bilince sahip olduğunun ispatlanmasıyla, çaresiz kemale doğru şevk ve dürtüye sahip oldukları da ispatlanmış olur. Yani aşk, Vacib-el Vücud tarafından varlıkların içgüdüsene yerleştirilmiştir. Aşk zincir gibi her şeyi birbirine bağlar. Cisimler tabiatın aşığıdır. Tabiat, yani maddî alem, tedbir sahibi nefsine aşıktır ve nefs, kemal sahibi olan Allahâ aşıktır. Nefs, akıl, tabiat ve atomlar vb... her şey mutlak kemal olan Vacib-el Vücud'a ve salt Vücud'a aşıktır. Bu aşk karşılıklı olarak Vücud'un üst derecesinden alt derecesine doğru akmaktadır. Zira her illetin, kendi eser, mahluk ve maluluna aşık olduğunu belirttik. Bu metafiziksel teoriye göre bütün alemi baştan başa kaplamıştır. Zira her nerde Vücud ve cemal varsa aşk kendini gösterir. Molla Sadrâ'nın, İslamirfanı vre aşk hamuruyla yoğrulan bu teorisi, insan hayatına anlam kazandırır ve insanın hayattan zevk almasını sağlar.
·
40 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.