Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

186 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
·
1 artı 1'leme
·
109 görüntüleme
pancratius. okurunun profil resmi
https://1000kitap.com/anoice kitabı oxuduğuvuzu gördüm. müsait olduğuvuzda `beş` əsəri ilə ilgili fikirlərivizi eşitməy istiyərdim. hansı əsər idi desəz aşağıda yorumlara göz atarsız^^
pancratius. okurunun profil resmi
Beş diye bir sözcük duymadım. Geometride şekillerin dört köşesi vardır. Dördü aşınca ismi çokgenlere katılır. Dört, dengenin mimarıdır çünkü aslında. Beşinci olan en baştan dışlanmıştır. Farklılığını burada belli edecektir çekinmeden. Dörtlünün iktidar oyununu bozma ihtimali. Bütün tek sayılar yalnızdır şüphesiz. Ama beşin yalnızlığı başka hüsrandır. Beş yanı denizlerle çevrili ülke. İşte o hep özlenen yerdir. Beş kere seviştik dedim sevdiğime. Hiç birini hatırlamıyorum dedi birdenbire. Beş vakit namazdan hangisi hüzünlüydü? Beş mezarlı küçük köy mezarlığı. İşte hepsinin kardeşlik yemini bu. Beş parmağın bir olmaması durumu. Beş yüzlü zarda altıyı aramak. Beş minareden yükselen ezan sesi. Beş köşeli yıldızlar altında suskun. Leş Keş Şeş Heşş Peş. Kötülüğün sırrında dem muhafaza ettim. -Çeş ve -Veş, kelimelerini kaybetti(ler).
pancratius. okurunun profil resmi
Kaç kelime bildiğimi hesaplamayı düşünüyordum. İnsan kaç sayı bildiğini bilmez. Matematik öğrendiyse bütün sayıları bilir. Ama kelimeler öyle değil hiç. Kelimeler tanımlamayla adlandırılır; sayılarsa adsızdır. Beş bir kelimeyse tanımlanmıştır birilerince. Sayı olarak 5 ise vardır zaten. Eşyalar, olaylar sayıya dönüştürülürlerse ölümsüzleşirler. Bütün sır, bütün anahtarlar bu. Kağıt üzerinde kaybettiğini akılda bulabilmek. Akılda kaybettiğini sayarak yeniden bulabilmek.
pancratius. okurunun profil resmi
Bu anakondanın içinde işim ne?! Ne zaman, nerede yuttu beni?! Tasviri imkansız bir canlının gövdesindeyim. Medeniyetler yıkılmış, hatta örtülmüş kalıntıları. Nefsime hakim olamam artık kesinlikle. Kızarım, bağırırım, yükselirim, küserim, konuşmam. Bu beş fiille yaşarım ölürüm. Ama ihtimaller dahilinde, anakondadan kurtulmam. Kesici bir alet bulursam buralarda. Yarar, kanatır, parçalar, çıkarım dışarı. Yüzüme bir mask takmışlar; farkettim. Hay Allah Hay Allah Hay! Bazen mısırlı oluyorum, bazen perulu. İçimdeki çin seddini yıkabilecek orduyum. Tek mızrağım var apış aramda. Vahşiyim, evet, vahşi ve gaddar. Savaşmak için yaratılmış bir heykelim. Gri, tozlu, soğuk ve mükerrerim. Sağımı soluma, solumu dibe taşımışım. Beşe sıkışmış bir kadavra bakıcrsıyım. Ne dörde dönebiliyorum, ne alhya. Ne üçe bölünebiliyorum, ne ikiye. Beşte beş duyumdan muzdaribim öyle. Bu anakondanın içinde işim ne?!
pancratius. okurunun profil resmi
Geçen sabah odamın kapısını açtı karanlık. Bir grup yabancı girip durdular. Bir grup yabancı garip durdular. Sana dediler, yeni ten getirdik. Benim yeni tene ihtiyacım yok. Bunu anlatmaya çalıştım onlara kibarca. Kesinlikle bununla örtünmelisin diye direttiler. Ne kadar çırpındıysam da sözümü dinletemedim. Yeni ten, beyaz, şeffaf, parlaktı. İki kolu kalmış ahtapota benziyordu. Karada yaşayan ahtapotlar insanla beslenir. Kaybettikleri kollarım sindirdikleri hafızalarda ararlar. İte kaka giydirdiler yeni teni. Oysa eski tenimde kokular taşıyordum. Eski tenimde eski kokuların imparatorluğu. Eski kokuların imparatorluğunda ölü şehzadeydim. Ölü şehzadelere yeni ten lüzumsuzdur.
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.