- "Boş bırakılmış topraklar, gübreli ve bereketli iseler, yüzbin çeşit otlarla dolar... Yararlı olabilmeleri için onlara kazma vuruyor, işe yarar tohumlar ekiyoruz. Ruhlar da böyledir... Onları bir fikirle uğraştırıp dizginlerini tutmazsanız, uçsuz bucaksız bir hayâl dünyasında, başıboş, öteye beriye dolaşıp dururlar; böyle bir aylaklık içinde ruhların kurmadığı hayâl, düşmediği kuruntu, hayâl etmediği gariplik kalmaz.
Bir gayeye bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder; çünkü mihraksız her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır ve her gün değişen yüzün sahibi gün gelir kendi yüzünü tanıyamaz."