Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

ben bu yazıyı yazarken her yer karanlıktı
Uyanıyorum yeni bir güne ve perdeleri açmıyorum. Güneşi, yeni bir gün vaat edişini, ışıklarını ve sıcaklığını kabul etmiyorum içeri. Çünkü ben, bu karanlık odada karanlığı benimsemiş ruhumun gözlerini kamaştırmak istemiyorum. Çünkü ben sanıyorum ki bir insan karanlıktan da ölebilir. Öyle ya hayatın ışıkları sonsuza kadar yanamaz. Elimdeki kaleme bile güvenim kalmamışken perdeleri nasıl açabilirim? Sahi ya perdelerim... Bu soluk, gri perdeler sanki ruhumun ne denli azap içinde olduğunu söylüyorlar. Annem almış bu perdeleri ben küçükken. Yıkamış, ütülemiş, özenle asmış penceremi kapatsın diye. Bana yaşam olduğunu hatırlatan hiçbir şeyi göremiyorum şimdi. Gökyüzünü, denizi, ağaçları... Ben bu odada sadece birinin bana dışarıda bir hayat olduğunu hatırlatmasını bekliyorum. Küçücük bir belirti. Belki bir ses, belki bir görüntü. Belki bir kelime. Zihnimde buz tutup katılaşmış anıları eriterek hatırlamamı sağlayacak ufacık bir gün ışığı. Biri gelse, omzuma dokunsa, bir bedenim olduğunu hatırlasam. Gözyaşımı silse biri, artık ağlamasam. Uzansa, tutsa ellerimi, buz tutmuş ellerim yeni bir sıcaklıkla tanışsa. Hiçbir şeyin geçmediği bu dünyada her şeyin ama her şeyin geçeceğini fısıldasa, beni inandırsa. Sonra pencereme yürüse, hüzünden kırış kırış olmuş perdelerimi tutup çekse. Işıksız odama ışık olsa. Oysa mutsuzluğum hepsinden çok daha gerçek. Ben asıl gerçeklikle yeni tanışıyorum. Bakıyorum, dört yanım imkansızlık. Perdeleri açmıyorum.
·
47 görüntüleme
3721 okurunun profil resmi
gel amansız pencereme perde ol kurtulayım
Turgut Uyar
Turgut Uyar
, üçyüzbin
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.