Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

440 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Üstümde Nagi'nin ilk defa bir seriyi bitirmesinin burukluğu olsa da Sobe'yi daha fazla bekletmek istemiyorum Kitabı hala sindiremedim, çok yaralayıcıydı. D sahnesi aklıma geldikçe ağlamak istiyorum gerçekten. Her neyse... Ansel çok özel bir karakter bence. İki kitap boyunca da sımsıkı sarılmak istedim. Yaşadığı onca şeye, D'ye rağmen güçlü bir duruşu vardı:,) Ansel'in her konuda cesur oluşu benim çok hoşuma gidiyor. Uyarı geçilen sahnelerde de içim bir garip, tüylerim de diken diken oldu gerçekten... o sahne hakkında konuşmaktan bile çekiniyorum. Dedektif... ben hep dedektifçiydim. Christoper'in ayrı bir aurası, çekiciliği var bence. Her hareketi mi mükemmel olur ya birinin? Benim için dedektifin her hareketi öyleydi. Ansel'e karşı olan tutumu da benim hep çok hoşuma gitti. Ona karşı kollarını acması beni her zaman çok duygulandıran bir durum olacak sanırım. Dylan'a gelecek olursak onu da çok seviyorum. Ansel'le olan ilişkisini onaylamıyorum ki yanlış olduğu da ortada ama onun haricinde Dylan gerçekten iyi bir insan bence. Bazen çok üstüne gidildiğini düşünüyorum. Suçlanan tek kişi Dylan olmamalı. Ortada bir yanlış varsa bu tek taraflı değildir. 15. Bölümde ve Ansel Dylan'ın yanına gittiğinde o kadar çok ağladım ki size anlatamam. O kadar olmasa da Mavi kıyamet etkisi yarattı gerçekten. Olması gereken, doğru olan şey olmuştu ama bunu okumaya hiç hazır değilmişim... Sanırım bu yüzden Dylanla alakalı çok daha fazla şey okumak istedim. Biraz da onun gözünden okusaydık keşke. İlahi bakış açısına bile razıydım. Dylan'dan sonra Kylie'yi yazmam biraz garip olacak amamdmwms ben onu da seviyorum sanırım. Nötrde olabilirim emin değilim. Nagi 2. Kitapta daha çok seveceksiniz demişti ama şimdi bunu ironisine mi dedi diye düşünmüyor değilim... Ben seviyorum ama sevmeyenleri de sonuna kadar anlıyorum ve kendilerince haklılar bence. Orman sahnesinde gerçekten aşırı sinirlendim ve hani kitabı kapatıp, kendimden uzaklaştırıp sakinleşmeyi bekledim bir süre. Sonrasında ona da çok üzüldüm ama... şimdi fark ettim de ondan da mükemmel olmasını beklemişim istemeden. Kylie zeki bir karakter, Kylie bir çözüm bulur, Kylie düşünür, Kylie, Kylie, Kylie.... Bu arada onun da çabuk affedildiğini ve hastane sahnesinin affedilmesinde büyük bir katkısı olduğunu düşünüyorum. Keşke Ansel'le tekrardan daha net bir şekilde yüzleşselerdi. Maddie... onu da seviyorum, çok tatlı biri bence. Olaylara karşı kendince verdiği tepkiler beni rahatsız etmedi. Ama ilk kitapta ona sinir olduğum yerler olmuştu mesela Matthew'ı affettiğinde... Ama 2. kitapta Maddie ve Ansel o konu hakkında konuştuklarında bütün sinirim gitti. Demek ki olması gereken buymuş diye düşündüm. Katile gelecek olursak,, Nagi'nin katil hakkında dediği bir şeyden dolayı şaşırılacak birinin çıkmayacağını biliyordum. Ama bu, katili tahmin etme ihtimalimle alakalı değildi. Ne demek istediğimi okuyanlar zaten anladı bence... Katilden çok sebepleri ve geçmiş sahneleri önemliydi benim için ve gerçekten bence Nagi oraları çok güzel bağlamıştı. Sadece ilk kitapta birazcık da olsa, okurların gözden kaçıracağı bir şekilde o olaydan bahsedilse bence her şey daha güzel olurdu. Onun dışında kurt, kuzu, çoban, yabancı olayını ben hala anlamadım... sorun bende değil bence çünkü anlayan birini görmedimmdmdm yani genel olarak kitabın sonu biraz daha uzun olsaydı, bir şeyleri daha net okusaydık, katil olayı da ilk kitapta azıcık çıtlatılsaydı her şey tam olurdu bence. Çoğu kişi Saklambaç'ı Sobe'den daha çok seviyor ama benim için Sobe'nin yeri her zaman, her şeye rağmen, her anlamda çok daha ayrı ve özel olacak. Her şeyden önce o Sevgili D sahnesi bile bunun olması için yeterli bir sebep... bittiği için çok üzgünüm kısacık bir sürede hayatımda büyük bir yer kapadılar. Ve Uyarılardan tetiklenmeyecek herkes bence bu seriyi okumalı:'))
Sobe
SobeN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20222,910 okunma
·
124 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.