"Bakabiliyorsan gör, görebiliyorsan gözle" cümlesiyle başlayan ve "Bence biz kör olmadık, biz zaten kördük. Gören körler mi, gördüğü halde görmeyen körler" cümlesiyle biten romanımızda yazarımız körlük olgusunu bir metafor olarak kullanarak, sıradan sözcük oyunlarına başvurmadan, akıcı bir anlatımla, liberal demokrasinin insanları sürüklediği sağlıksız ortamı olağanüstü bir ustalıkla yansıtmış.... " Kör adam o gece, rüyasında kör olduğunu gördü" " Zayıflığımızı belli etmek istemediğimizde, iyiyim, deyip geçistiririz. Hatta ölecek durumda olsak bile iyiyim deriz" " Çavuşlar uykudan uyandırılmaktan hoşlanmaz, bir gerekçesi olsa bile" " Alevi en parlak olan mum yolu aydınlatan mumdur" " Askerlere gelince, herkes bilir, emri ver öldürsünler, emri ver ölsünler" "Tam anlamıyla insan gibi yaşayamıyorsak, en azından tam anlamıyla hayvan gibi yaşamamak için elimizden geleni yapalım" " Sonsuzluk her zaman çok uzun sürer" " Ölecek olduğumuzu doğduğumuzdan beri biliyoruz, Bu yüzden de bir bakıma hepimiz ölü doğmuş sayılırız" " Aslında körlük, umudun tükendiği bir dünyada yaşamaktı" " Ölülerin ölmesinin sonu gelmiyordu, çünkü her zaman onları yeniden yaşama döndüren birileri çıkıyordu" " Yazgı bir yere varmadan önce çok dönüp dolaşır" " Hayattaki her şey gibi zamana zaman tanırsanız her şeyi çözümler" "Bedeninde ve hatta ruhundan ne kadar çok yara olursa olsun, her dilencinin ermiş katına yükselmesi mümkün değildi" Ölümsüz değiliz, ölümden kaçamayız ama hiç olmazsa kör olmadan kör olmaktan kaçınmanız dileklerimle keyifli okumalar....

KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,6bin okunma

·

11 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Murat ÖZTAŞ