Elinizde harfler var, kullanın diye size sunuluyor. Ama bunlardan en çok kullanılan "e" harfini vermiyorlar size. Oysa kuracağınız tüm cümlelerde "e" ye ihtiyacınız var. Hayatınızın en önemli figürü olan anne eksikliği gibi bir şey bu. Yazar da Nazi kampında kaybediyor annesini , belki de bu "e" harfi olmadan kitap yazma isteğı onun annesini kaybetmesiyle ilintilidir. Annesiz bir hayat "e" siz bir roman. Olur mu, olmuş tabii. Ama çok zor olmuş. Annesizliğin zorluğunu, bu harf olmadan bir sayfa anlamlı bir yazı yazarak deneyebilirsiniz. İlk başta karmaşık, baş edilemeyecek bir hayat gibi roman. Hikaye içinde hikaye var, anlatım karışık. Kayboluş bekliyor başlarda sizi. Kahraman da kayboluyor zaten, hatta içinde geçen başka bir hikayedeki, bir adada yaşayan kahraman Gayb da kayboluyor, insanlar tek tek sebepsiz ölüyor. Bir kargış, bir lanet onları takip ediyor. Tamam diyorsunuz bu kahraman çözecek kayboluşların ve cinayetlerin sırrını ama o alıyor çok daha eski zamanlardaki başka ölümlere, evlat katillerine götürüyor sizi. Babaların oğulları öldürdüğü Ankara, romanın aslında da Ankara mı, çevirmen içinde "e" bulunmadığı için mi seçmiş, anlaşılmıyor tabii. Türkçe şiirler, romanın Fransızcasında da o şiirler mi, çevirmen Celal Yardımcı e harfi kullanmamak için bizden bir şiir seçerek kolaylık mi yapmak istemiş onu da anlamadım. Ama cevirmeni tebrik ediyorum, Türkçe çeviride de e harfini kullanmamak alkışı hak ediyor. Yazarın dile hakim olduğu zaten böyle bir kitap yazmayı denemesinden belli. Alıntı metinlere, hikayelere ve klasik müzik parçalarına yer verilen romanda alfabedeki altıncı harf nasıl hiç kullanılmamışsa 6. bölüm de yok kitapta. Olaylara her eklenen kişi tesadüfler zinciri ile bir diğer kahramana bağlanıyor. İlk okumaya başladığımda "e" harfini yanlışlıkla kullandigi bir yer vardır mutlaka, gerçekten bu harf olmadan yazılamaz diye, bu harfi aradım satırlarda. Bu durum tabii, okuyucu için metnin anlaşılmasında sorun oluşturuyor, dikkat dağıtıyor, sonra vaz geçiyorsunuz e'yi aramaktan. Yok çünkü. Kurgu başlarda biraz dağınık olsa da yarıdan sonra anlaşılıyor asıl kurgu. Dil oyunları, hayal gücü ile birleşmiş adeta. İkinci kez okumak iyi olur kanımca.

KayboluşGeorges Perec · Ayrıntı Yayınları · 20181,036 okunma

·

34 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Huriye Özkan