Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

359 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Hav, çok orijinal ve ilginç bir kitap ama yazarı da bir o kadar ilgimi çekti. Britanya'nın tanınmış simalarından tarihçi, seyyah ve yazar kendisi. Britanya İmparatorluğu'nun tarihini anlattığı Pax Britannica üçlemesi ile dünyadaki önemli şehirlerin portreleriyle tanınıyor. 46 yaşına kadar James olarak yaşayan yazar, cinsiyet değiştirdikten sonra Jan Morris olarak yaşamına devam ediyor. Seyyahlığı ve yazarlığı ile birleşince ortaya Hav çıkıyor. Hav, yazarın kendi adıyla seyahat ettiği kurmaca bir şehir. Kitabı okurken bir gerçeklik payı vardır belki diyerek hangi şehri hayal ettiğine dair tahminlerde bulunmaya çalıştım ama olmadı, bir Akdeniz şehri olduğunun ötesinde bir bilgi yok. Kitap yayınlandıktan sonra Hav'ın kurmaca olduğunu anlamayıp nerede bu şehir diye soranlar dahi olmuş. Çok dilli, çok uluslu bir şehir devleti burası. Herkes barış ve dostluk içinde yaşıyor. Hem Hristiyan hem de İslam dünyasından önemli isimlerin de adı geçiyor. Yani kitap aslında tarihi kişilerden ve olaylardan besleniyor diyebiliriz. Burada tanıdığı kişiler üzerinden şehri yine seyyah olarak anlatıyor ve ayrıldıktan 20 yıl sonra tekrar dönüyor. Bu kez karşılaştığı Hav, geçmişteki Hav'dan çok daha farklı. Yeni Hav'ı dinliyoruz bir süre. Bu şehrin iki farklı dönemi arasındaki siyasi, kültürel ve toplumsal değişimleri çok iyi anlatıyor. Bayılmadım ama beğendim. Farklı bir şeyler okumak isterseniz hele, ilaç gibi. Ursula Le Guin de kitabın sevenlerinden. Önsözünü kaleme almış ve diyor ki: “Hav, tüm Akdeniz tarihinin, âdetlerinin ve politikasının birkaç bin yılına tutulmuş bir ayna gibi... Suudi Arabistan, Türkiye veya Downing Street’in geçmişine ve mevcut haline gerçekten vâkıf, son derece gerçekçi, kesinlikle gözleme dayanan bir eser. Ciddi bilimkurgu eserleri hayal ürünlerinin değil bir gerçekçiliğin biçemidir; Hav alternatif bir coğrafyanın ne kadar kullanışlı olabileceğine mükemmel bir örnek. Eğer bilimkurguyu bilmedikleri nispetle küçük gören üstatların ahmakça züppelikleri aklınızı çelip de Hav’a sırtınızı çevirirseniz hem yazık olur hem de çok büyük bir kayıp.” ve ekliyor: "Morris, Sonsöz'ünde Hav'ın bir alegori olduğunu söyler, neyle ilgili olduğundan emin değildir. Katiyen bir alegori değildir, bana kalırsa. Ben kitabı, dünyayı gerçekten görmüş ve birçoğumuzdan iki misli yoğun yaşamış bir kadının gözünden, Doğu ile Batı arasındaki kavşağın yakın iki döneminin nefis bir tasviri olarak yorumluyorum. İçindeki gizemler, inceliğinin bir parçası. Bence Hav yirmi birinci yüzyılın başları için çok güzel bir klavuz"
Hav
HavJan Morris · 202121 okunma
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.