Gönderi

Modernlerin düşüncesinin çerçevesini şekillendiren, temel mekanist bir maddeciliktir. Eğer başlangıçta bedenler ve kuvvetler varsa, o zaman siyasetin çıkış noktası bedenin ihtiyaçlarını tatmin etme yönündeki bireysel ve kolektif kapasitede bulunur. Arzu ve ihtiyaç homo politicusun iki kurucu tutkusudur. Evet, tutkular söz konusudur, zira olduğu hâliyle bireyi, özneyi tanımlayan şey, arzuya ve ihtiyaca tâbi olması ve eylem ve düşünce yoluyla bu iki tutkuya göre karar vermesidir. Esasında özne ancak bu iki asli tutkunun sınırları içinde özgürdür; bu tutkular, iyice düşünüldüğünde, insanın sonluluğunun su götürmez işaretlerinden başka bir şey değildir. Demek ki eğer sıyasal bır problem varsa, başka bir deyişle eğer ortak varlık baştan beri insanlar arasında “toplumsal olmayan toplumsallaşabilirlik”lerinden dolayı sorun yaratıyorsa, bunun sebebi tutkulardır. İşte bu yüzden doğal hakka dayanan klasik siyaset felsefesi doğa durumunu bir tutku hâli olarak tanımlar; bu tamamen siyaset dışı, gerçek bir kölelik hâlidir, zira tutkular insanları birbirine karşı ayaklandırır. Hobbes'un mükemmelen tarıf ettiği, ünlü herkesin herkese karşı genel savaş hâlidir bu.
Sayfa 168Kitabı okudu
·
48 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.