Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.31
Gönderi
Bendeniz kim Ruhi Mücerret'i incelemek kim?
" Bahse girerim, beni sevmekte
zorlanmayacaksınız kıymetli okur.
Zira, sizden önce öleceğimi biliyorsunuz."
Bendeniz, Ruhi Mücerret. Yaşayan son Istiklal Harbi gazisiyim. Tarihin dikiz aynasındaki canlı tek siluet.
Tam 100 yaşındayım. Yani, elinizdeki kitap bitmeden kozalak mahallesine taşınmış olacağım. Ve mezar taşıma "Sizi ayakta karşılayamadığım için özür dilerim”yazdıracağım.
“Hayatım ‘yaş farkı' denen ve sürekli kaybettiğim
bir oyun üzerine kurulu. Gezegendeki herkesle aramda yaş farkı var. Bu eskiden de böyleydi evladım."
Ağlamak için, ellerime bakmam yeterli. Göz
pınarlarım kupkuru. Nasıl ki dişsiz gülüyorsam, yaş dökmeden ağlıyorum. "Bir askerin yalnızlığı ölümcüldür" derler. Asker mi değilim, yalnız mı, ölümlü mü? Kendimi bazen yarım kalmış bir proje, bazen de gerçekleşmiş bir felaket senaryosu gibi hissediyorum.
Yaşayan herkesle aramda bir soguk savaş var adeta. Psikolojik harp. Bu kronik rekabette ben onlardan yanayım. Zira benim ruh sağlığımda
ruhumu teslim etmeme bağlı.Tesadüf talih ve bahtsızlık hepsi kaderin şubeleridir.
100 Sene nasıl mı geçti? Size şu
kadarını söyleyim, 1 saniye ile 1 asır
arasındaki fark abartılıyor.
Ve...mazide kalan herşey kısa sürmüş
demektir.
105 yaşında bir adam ile doktorun birbirine söyleyebileceği fazla bir şey yoktur. Aklımdan mezar taşıma "Tıbba inanmıyorum " yazdırmak geçiyor.
Gelgelelim, zannedilenin aksine, savaşlarda çok az insan elini kana bular. Etraftaki çok sayıda ceset, bir o kadar katilin varlığını kanıtlamaz.
"Adnan Menderes idam edildiğinde bırakmıştım.
'80'imde tekrar içerim' diye düşünüyordum. Bugüne kısmetmiş."
"Sağlığınız açısından düşünürseniz..."
"Alay mı ediyorsun? Bu yaşta ben de sağlığı düşünürsem, ölümü kim düşünecek?
Mezar taşıma 2005'te öldüm. Bu durumda kaç yıldır sigara içmiyorum?' yazdıracağım."
"Allah muhafaza buyursun... Sigaranın hası Camel'dır."
"Nedir nedir?"
"Camel. Şu, paketinde deve resmi olan" deyip, rozetini gösteren polis gibi, bir sigara paketi uzatıyor.
Yanlış çağda yaşamanın stresi içindeyim. Silahlı ve tehlikeli olmak beni bir nebze sakinleştiriyor.
Bana "Mutlu sonla biten masaj ister misin yakışıklı?" diye sesleniyor bir hayat kadını. Deri mini eteği, kemer kadar. Etraftan metalik kahkahalar yükseliyor.
Mezar taşıma "Kurtuluşu için savaştığım ülkeye yeni yeni adapte oluyorum" yazdırmayı planlıyorum.
"Bana bir bak Civan. Ben, ölü ile dirinin meleziyim.Artık yaşlanmıyorum bile. Tepeden tırnağa ölüm belirtileriyle doluyum. Herhangi bir uzman, bana en fazla iyi dileklerini sunabilir.
"Mezar taşıma, yaldızlı harflerle, 'Nutella'nın tadı hala damağımda' yazdıracağım!"
Nazlı Hilal'le tokalaşırken,mezar taşıma ne yazdıracağımı buldum: "Yaşamak ölülerin de hakkı ." Onunla hafif ,yüzeysel, adı konmamış fakat kesinlikle fırtınalı bir ilişkimiz olacağını seziyorum. 100 yıl yaşamak, bana asrın hatasını yapma fırsatı veriyordu.
Bugüne dek hep merak ederdim, 'Acaba nasıl delireceğim?' diye; artık biliyorum.
100 senede insan kim olduğunu unutuyor. Ne yani, bedenim hurdaya çıktıktan sonra ruh eşimi mi buldum?
Artık birini korkutmak istediğimde "Gençliğime çok benziyorsun" diyorum.
İki ay önce şadırvanda bir altın yüzük bulmuştum.İçinde "Ebediyen seninim" yazılıydı. Müstehzi bir hainin kurduğu tuzağın yemi. Yüzüğü, Nazlı Hilal'e versem mi? Ona nasıl kavalyelik edebilirim? "Koluma gir, benimleyken müzeleri ücretsiz gezebilirsin"
mi diyeceğim? Umut, gerçeklerle; umutsuzluk ise hayatla bağını gevşetiyor insanın. Kaderime tebelleş,vicdanıma musallat olan hamakat, rezalet vaat ediyor.
Geçenlerde bir mecmuada okudum: Kara sevda 12, bilemedin 18 ay sürüyormuş. Fakat benim o kadar zamanım yoktu.
. .
Mezar taşıma " Uykum eskisinden de ağır" yazdırsam iyi olacak.
Zap.
Kararım kesin, mezar taşıma şu cümle kazansın:
" Yaşamak bir ayrıcalıktı !"
Ben Civan Kazanova. Beni mükemmelleştirecek günahlar işlemeye çalışıyorum.
Galiba ben ... Pavlov 'un Freud'a hediye ettiği köpeğim.
Libidomun hücum borusuna riayet edebilirdim
Rötarlı bir skandal
beni hayata bağlayabilirdi. Kronik can çekişmemden taviz verebilirdim. Fakat gururumun kırılıp hurdaya çıkmasına göz yumamazdım. Başarısızlık ile değersizlik arasındaki uçurumu ben keşfettim! Kendimi kötü hissetmeye alışamadığım için sefil bir hayatı seçmiştim.
Dünya, baba olmaması gereken heriflerle doludur:
Babam Nevzat Bey dur durak bilmeyen bir kendini kandırma makinesiydi. Haydarpaşa Gümrük Müdürlügü'nde memurdu. Olgun, dürüst, onurlu, cesur, akıllı,zevk sahibi, cömert, müşfik, iffetli ve espritüel olduğunu sanırdı. Cahil, riyakâr, aşağılık, korkak, budala,terbiyesiz, cimri, gaddar, namussuz ve hoyrattı halbuki. Aptallar, kötüleri zeki zanneder. Aile büyüğüyle aranızda kapanmamış bir duygusal hesap varsa,geberip gittiğinde, onu affetme umudunuzu ilelebet karartır.
" İlk görüşte vurulmak" diye birsey olmasaydı, ben icat ederdim.
Nazlı Hilal, Seviye Sevi adında bir psikiyatrin Bagdat Caddesi'ndeki muayenehanesinde sekretermiş.Randevuları düzenliyor, tedirgin ruhları sıraya sokuyormuş.
Eğer bir aksilik olursa, Nazlı Hilal'le çocuk yapmamız gündeme gelebilirdi. Medikal berdel.
"Masum Cici'ye sorarsan bilginin ve sanatın ötelendiği, duygu, inanç ve düşüncenin geçersizleştiği birçağda yaşıyoruz."
"Himmm. Buraya kadar haklı gibi görünüyor."
"Sadece mübadele aracı olan paranın doğurduğu
hiyerarşi, iletişimi de, ilişkileri de bir yanılsama düzlemine taşıyor. Issız bir adaya düştüğünü ve bir çanta içinde 100 milyon dolar bulduğunu düşün. N'aparsın?"
"Banknotları, ateşi tutuşturmak için kullanırım."
"Çünkü tek başına hükmü yok. Yalnızca alışveriş
sistemi içinde bir fonksiyona sahip."
"Doğru."
"Kapitalizmin bu değer illüzyonunu mutlaklaştırdığı bir dünyada insanlar korkuya boğuluyorlar. Özgürlük, barış, aşk gibi kavramlar ticari markalarca gasp edildi.
Giderek hayat,hayatın reklamına dönüştü.
Kaldırımlar darsa, bireye saygı kıttır. Yapılar çok katlıysa, kanser yaygındır. Çünkü komşuluk ölmüştür. Binalar, insanlardan uzun yaşar.
Kalbin ya paramparça kırılmak
ya da taş gibi katılaşmak zorunda kaldığı
bu dünyayı terk ediyorum.
NICHOLAS CHAMFORT'un intihar notu.
Kader ,bütün ihtimalleri toplamıdır. Kıyametse, tüm ihtimalleri aynı anda gerçekleşmesi.
[Şimdi reklamlar.]
"Biz savaşı CNN'de izleyemedik... Philips LCD televizyonlar yoktu... Muharebeyi uzaktan kumanda edemedik...Siperde, bombardıman dinince Dardanel ton balığı konservesi yiyip Sütaş ayranı kafaya diktikten sonra afiyetle bir Marlboro tüttüremedik... Yorgunluk kahvesini ancakharpten 70 sene sonra höpürdetebildim: Jacobs Gold...Görüyorum ki sizler atletizmin dikenli yollarında Adidas'larınızla son sürat ilerliyorsunuz. Biz ise şehitlerin ayağındaki kara lastikleri söküyorduk. Yaylım ateşi başlayınca yalınayak yayalık tat vermiyordu zira. ... Muhtaç olduğunuz kudret... internetteki alışveriş sitelerinde mevcuttur. Kızlara tavsiyem... J'adore'dan şaşmayın... Erkeklere nasihatim... J'adore'u takip edin..."
Zapp!!!
Mükemmel bir kurgu, muzip ve güzel bir dil
10 üzerinden 10
·
183 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.