İnsan, hayvanlar gibi sadece dış dünyadaki olayların bilincinde değildir; bilincinde olduğunun da bilincindedir. İnsan kendi bedeninin ve bilincinin sahibi olduğunun da bilincindedir. Hatta, insanda algı bilincini ve bilincinde olduğunun bilincinde olma yetisini içerdiğini postüle ettiğimiz zihin, öyle bir özellik taşır ki o özelliğin anlamı açısından zihin, yetersiz bir kavramlaştırma gibi görünür. Çünkü insanda zihin, âdeta kendi dışına çıkar ve kendine bakar.
İnsanın kendi zihninin dışında ayrıca bır kuvvesi varmış ve o kuvve zihnin de sahibiymiş gibidir. Bu yüzden insan, benim “bedenim” der gibi benim “zihnim” der. İnsan, bilincinde olduğunun bilincinde olarak eylemlerini seçme ve kararlaştırma imkânına malik olduğunu hissettiği için kendini hür sayar.