"Yine de" diye devam etti, "mutlak irade, içimizdeki o kızgın, gözü kararmış hayvanı zapt edecek, onu zincire vuracak bir dev yaratmıştır. İşte bu dev, bilinçtir. Eserin muhtevasına değinmeden evvel yazarın kullandığı dilin güzelliğinden bahsetmek istiyorum, Alman romantizmine hayran bir okur olarak Hoffmann'ı okurken dilinin sadeliği ve kelimelerle aynı bir hamur gibi oynaması karşısında müthiş bir haz alıyorum. Bir eserin kurgusu, konusu ne kadar güzel olursa olsun onu aktaran dil, bu içeriği başarıyla sunabilecek yeterlik ve güzellikte değilse maalesef okunan kitap okurda istenen etkiyi yaratamıyor. Hoffman eserinde dili süs ve gösterişten uzak tutarken güçlü ve etkileyici bir dil yaratmayı başarıyor. Değinilmesi gereken bir diğer nokta ise çevirmen Zehra Kurttekin, çeviri yaparken kaynak kitabın gücünü çevirdiği dile bu kadar doğru şekilde aktarıp eserle okur arasında kurduğu köprü için kendisinin hakkını teslim etmemiz gerek. Şimdi gelelim eserin içine, Hoffmann çoğu eserinde gotik, yer yer mistik, fantastik ve korku temaları ile okurunun karşısına çıkıyor. İlk kitabı olan Şeytanın İksirleri'nde de yine korku, mistik ve fantastik ögeleri muazzam şekilde kurgulayıp tüm olağanüstülükleri sanki hemen hepimizin her gün gördüğü bir durummuş gibi gayet normal bir şekilde sunuyor, işin ilginci okurken gerçekten böyle hissediyor olmanız. Eserin birinci kısmında Flaubert'te de gördüğümüz ve Hristiyan dünyasının hemen her hikayesinde adı geçen Aziz Antonius'un kutsal eşyaları arasında yer alan şeytanın iksiri, nefsiyle büyük bir mücadele içinde olan keşiş Medardus'un eline geçer, daha doğru bir ifadeyle kendine hakim olamayıp iksiri içer. Aynı kendi atalarında olduğu gibi şeytanın lanetiyle lanetlenen Medardus tüm macerası boyunca nefsiyle, zihniyle ve şeytanla büyük bir mücadeleye tutuşur, yer yer kazandığını zannettiği mücadelede onu büyük infiallere sürükleyen olaylar yaşar. Tüm düğümlerin çözüldüğü ve paralel hayatların birbirine bağlandığı ikinci kısım, Hoffmann'ın zekası ve diliyle gösteri yaptığı kısım. Yaklaşık 250 sayfa boyunca nereye gidiyor bu hikâye dediğiniz tüm durumlar muhteşem bir kurguyla birbirine bağlanıyor ve sonuçta ortaya harika bir eser çıkmış oluyor. Sabırla okuyup bu edebî lezzeti tatmanızı tavsiye eder, keyifli okumalar dilerim.

Şeytanın İksirleriE. T. A. Hoffmann · Can Yayınları · 2014290 okunma

··

259 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.