Devrim Arabaları, deyince maalesef hala pek çok insanın zihninde hani şu yolda kalan devrim ifadesi canlanıyor. Bu durum, yakın tarihimize ilişkin ne kadar az bilgiye sahip olduğumuzun yanı sıra bazı gerçekliklerin zaman içinde çok fazla çarpıtıldığını da açıkça ortaya koyuyor. Devrim Arabaları meselesine ilk olarak Tolga Örnek'in yönettiği "Devrim Arabaları" filminden sonra ilgi duydum ve kendimce araştırmaya başladım. Filmin de hem benim hem de eşimin favorileri arasında olduğunu ve periyodik olarak izlediğimizi belirtmeliyim. Şiddetle tavsiye edilir. Pek çok belgesel izledim. Ancak konunun arka planına bu şekilde vakıf olmak olanaksız. Filmin belli bir kurgu üzere yürüdüğü ve dramatik yapısı düşünüldüğünde, size kabataslak bir bilgi veriyor ancak detay vermiyor. Bu kitabı ilk gördüğümde hemen inceledim ancak bir yüksek lisans tezinden türediğini fark ettiğimden biraz soğuk baktım. Bir akademisyen olarak üzülerek söylemeliyim ki pek çok yüksek lisans tezi vasatı aşamıyor ve ahbap çavuş ilişkileri ve ayarlanmış jüriler sayesinde geçiyor. Bu gerçeklik beni biraz alıkoydu açıkçası. Sonrasında kitabın ikinci baskıyı yaptığını görünce, alıp okumaya karar verdim. Kitabın yazarı Süleyman Aşık'ı yürekten tebrik ediyorum. Hakikaten çok iyi bir tez yazmış ve kitapta tezin üzerine çokça da ilaveler yapmış. Devrim Arabası, esasında Türkiye'de 1960 darbesi sonrası Milli Birlik Komitesi başkanı olan Orgeneral Cemal Gürsel'in arzusuyla ve desteğiyle hayata geçmiş bir prototip (numune) projesi. Maalesef ki kitabı okurken projeyi Cemal Paşa'dan başka destekleyen pek kimse olmadığını da görüyoruz. Mandacı zihniyetin ürünü satılmış bir takım bürokratların nasıl işi savsakladığı anlaşılıyor. Bu arada 129 gün gibi çok kısa bir sürede bu projenin hayata geçtiğini de belirtelim. Kitapta dikkat çeken bir husus dönemin Gümüş Motor Genel Müdürü ve İTÜ Öğretim Üyesi o dönem Doçent olan Necmettin ERBAKAN hocanın katkıları. Filmde adı dahi anılmıyor ancak yerli bir otomobilin yapılabilirliği konusundan çok olumlu demeçler veren, hatta bakanlar kuruluna sunum yapan kişi bizzat kendisi. Kitapta tüm bu serüven detayları ile aktarılmış. Çok fazla ipucu vermek istemiyorum. Mutlaka okumalısınız. Sadece şunu ifade etmeliyim: Bu proje, yalnızca basında çıkan olumsuz haberler neticesinde bitmiş veya yarım kalmış bir proje değildir. Basında olumsuz olduğu kadar olumlu olan, tarafsız olan da yazı ve değerlendirmeler bulunmaktadır. Yazarın, tez için bizzat projede görev alan mühendisler ile yaptığı görüşmelerin katkısı çok büyük. Karamsarlık hırkasını bir türlü üzerinden atamayan memleket insanımızın, inandığından neleri yapabileceğini gösteren bir eser olmakla birlikte, hiçbir başarının cezasız kalmadığını da üzülerek görüyoruz. Çok üzüldüğüm bir diğer nokta ise bu insanüstü çabayı göstererek, çok çok kısa bir zaman zarfında bu prototip otomobilleri yapan insanların, hayatlarının önemli bir kısmında bu projede yer aldıklarını söylemeye çekinmeleri ve mevzunun açılmasını bile istememeleridir. Onlar adına hakikaten üzüldüm. Çoğu aramızdan ayrıldı. Bu kitabı okumak, projede emeği geçenlere bir saygı duruşudur diye düşünüyorum. Ruhları şad olsun. Hepinize keyifli okumalar dilerim...

Devrim ArabalarıSüleyman Aşık · Kopernik Kitap · 202036 okunma

·

32 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.