Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

368 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
49 günde okudu
Otokratik Bir Yönetimin Başında Kararsız Bir Çar
. Rusya tarihi her zaman ilgimi çekmiştir. Zira bizim tarihimiz bazı açılardan Ruslara benzediği gibi toplumsal sorunlarımız da yer yer benzerlik gösterir. Hatta ben ülkemizde Rus edebiyatının popüler olmasını da buna bağlıyorum. Zira benzer tecrübelerden geçen toplumların birbirini anlaması daha kolay oluyor. Bu sebeple Dostoyevski bana Shakespeare'den daha makul gelmiştir. Hatta toplumlar arasındaki bu benzerliği günümüz siyasi ikliminden de sezebiliriz. Her iki ülkede de toplumun istekleri ve meyilleri benzer. Velhasıl kitaba gelirsek, kitap Rus İmparatorluğunun ve dolayısıyla Romanov hanedanının son dönemlerini anlatıyor. Bizler kitapta ilk olarak II. Aleksandr'ın dönemini okuyoruz. Halka çeşitli haklar vermeye temayül eden çarın sonu iyi olmuyor ve bu durum karşısında oğlu ve torunu en doğru yönetimin otokrasi olduğuna kani oluyor. Akabinde tahta geçen III. Aleksandr döneminde çeşitli sorunlar olsa da çar devleti idare etmeyi başarıyor. Lakin II. Nikolay'ın tahta geçmesi ile sıkıntılar yeşermeye başlıyor. Zira Çar otokrasi ve sert yönetim yanlısı olsa da kararsız ve pısırık bir karaktere sahip. Dolayısıyla istekler ve karakteri çelişiyor ve bu çelişkiden huzursuzluk doğuyor. Bakanlarına güvenmeyen, her işlerine karışan çar sistemin ilerleyişini tıkıyor ve zamanla yüksek rütbeler yalaka ve sessiz insanlarda toplanıyor. Halkın basit protestolarını onlarla uzlaşmak için bir fırsat olarak görmek yerine onlara silah çekmeyi yeğliyor ve halkı kendine küstürüyor. Bir yandan bilimin ilerlemesini isterken diğer yandan üniversiteleri kısıtlıyor ve işleyişlerine karışıyor. Yine de hızla ilerleyen bir sanayileşme, çok kötü gitmeyen ekonomi ve biraz da Stolipin sayesinde çar yönetimi elinde tutabiliyor. Lakin büyük bir hata yaparak Japonya ile savaşmaya karar veriyor ve fiyasko. Devrimin ayak sesleri gelmeye başlıyor. Akabinde yönetim zafiyetleri, Rasputin, Çarın ailesinin yönetmekte zorlanması ve ansızın başlayan dünya savaşı ile birlikte Rusya sefaletin içine sürükleniyor. Ve tarihin en güçlü muhalefeti yani boş tencere devreye giriyor. Aç ve sefil halde olan halk ayaklanıyor ve şubat devrimi gerçekleşiyor ve bizler 300 yıllık Romanov hanedanının yok oluşunu izliyoruz. Şubat devriminden sonra beceriksiz hükümetler, siyaset ve asker uyumsuzluğu ise ekim devrimine sebep oluyor ve Bolşevikler başa geçiyor. Çar ve ailesi ise bir bodrum katında namlu ucunda son nefeslerini veriyorlar. Velhasıl bir devletin nasıl yıkılacağını, yönetimdeki kişinin vasıflarının ne kadar önemli olduğunu, Rus tarihini öğrenmek, bizim tarihimize dair dersler çıkarmak isteyenlere öneriyorum. Güzel hazırlanmış müstesna bir kitap.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
William Shakespeare
William Shakespeare
Etimoloji İçerikli Youtube Sayfamıza Göz Atmak İçin ↓ youtube.com/channel/UCf5PEm...
Rusya İmparatorluğu’nun Çöküşü
Rusya İmparatorluğu’nun ÇöküşüOnur Önol · Kronik Kitap Yayınevi · 201949 okunma
··
114 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.