Hayatın tüm zorluklarına rağmen rüzgârın benimle dans etmesine izin verdim. Dans ederken renklerin ahengine kapılıp önce kendimi sonra tüm canlıları sevgiyle kucakladım. Bazı insanların sevgi kavramının ne demek olduğunu bilmediğinin farkındaydım. Yine de insanlardan nefret etmeyi tercih etmedim. Onlara sadece acıdım. Çünkü böylesi güçlü bir duyguyu özümsemeyi bile beceremediklerinin her zaman bilincinde oldum. İşte bu kitapta da Naci ve Sencer 'e yoğun acıma duygusu hissettim. İnsanlıktan nasiplerini almamış olmamaları nedeniyle kendimi tutamayıp çokça söylendim. Böylesi yoğun duygular içerisindeyken pencereden içeriye sızan güneşi görmezden gelemezdim. Ruhumu aydınlatırken, benliğimi ısıtması için Cemile ile beraber hayatın perdesini aralamaya devam ettim. Naftalin kokulu sandıkları açıp geçmişle özlem gidereceğimizi düşünürken tahmin bile edemeyeceğim bir sır ortaya çıktı. İçimi aniden yokuşa girmiş gibi bir hissiyat kapladı. Tarihin tozlu sayfaları bile bu sırrın akıllardan silinmesini istemedi. Belki de gerçeklerle yüzleşmek gerekiyordu. Şimdi tam zamanıydı. Sadece Cemile'nin değil çocukluk arkadaşı Suna'nın da hayatını değiştiren bu sır neydi? "Aç Perdesini Hayatın" benliğini bulma ve gerçek sevgiyi öğrenme açısından okura sunulan bir roman. Yazarın anlatımını çok başarılı buldum. Kadının adını da gerek gücüyle gerek hayata karşı tutumuyla bir kez daha insanlığa duyuracağına inanıyorum. Unutmamalıyız ki hiçbir kadın güçsüz değil. Sadece içindeki gücü keşfetmek önemli.

Aç Perdesini HayatınBirce Kayalar Abacı · Dağhan Külegeç Yayınları · 202220 okunma

·

44 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gizem Kısacıklar