Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

78 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
İnlerine çomak sokan Şeriati'yi neden sevsinler.?
İnsanı İnsan yapan da, insanlıktan çıkaran da, düşünceleri ve düşüncelerinin eyleme dönüşmüş hâlidir. İnsan olmayı, hiçbir din, hiçbir ideoloji, kişilerin başına kaka kaka öğretemez. Bunu sadece insanın kendisi, kendisine yapar.. Nasıl.? Elbette ki öncelikle kendine dürüst olarak. Sonrasında okuyarak, düşünerek, anlamaya çalışarak.. Adalet terazisini beyninde kurabilmiş bir insan, her şeyden bağımsız, düşüncelerini ''İnsana dönüşebilme'' yolunda çalıştırdığında değişim başlar. Dinsiz olan ve dini hayatına baz almayan bir insan olarak, benim ölçüm olamayacak bir şey, din üzerinden bir ahlâk oluşturmak. Ancak, inanan insanlara da saygı duyarım. ''Nasıl inananlara.?'' Elbette ki 6 yaşında çocuğu evlendiren kişilere saygı duyacak değilim. Ya da bana ahlâk demeçleri verip, göstermelik ibadetleriyle, -kendi deyimleriyle- gayr-i meşru ilişkilerden çocuk peydahlayanlara, çocuklara, hayvanlara, doğaya tecavüz edenlere saygı duyacak değilim. İşte İslam camiasında Ali Şeriati'yi Ali Şeriati yapan da -bana göre- bu aykırı duruşudur. Saygı duyarım. Ahlâk tacirliğine soyunmadan, kraldan fazla kralcı olmadan, doğru bildiklerini dosdoğru söylediği için her türlü sıkıntıya maruz kalmıştır. Efendim kendileri Şiidir,,,,, mi.? Eğer okunsaydı ve tabii doğduğu andan itibaren hazır bulunan bilgiler üzerinden değil, bağımsız okunsaydı ve anlaşılmaya çalışılsaydı, bu tip ayrımların bilinçli şekilde oluşturulduğunu da bilirlerdi. Peygamber zamanında mezheplerin olmadığını, Peygamberden en az 400 yıl sonra ortaya çıkmış düşünceler olduğunu ve mezhep imamı olarak tanınan kişilerden hiçbirinin, ''Ben şu mezhebi kurdum, haydi peşimden gelin,'' demediği de bilinirdi. Onların yaptığı şey, sahip oldukları ve kendilerine ulaşan bilgileri yorumlamaktı. Ve her biri kendi düşüncelerine göre bir yorum getirdiler.. Olay bundan ibaretti. ''Değil mi ki, aynı dine mensubuz; sadece yorum ayrılıkları var,'' demeyi ''bile'' beceremeden, futbol takımı tutar gibi mezhebini kutsayanların; bunun üzerinden farklı mezheplere düşmanlık besleyenlerin; doğruyu da söylese sırf önyargılar sebebiyle dışlayan, aşağılayanların, ''adalet terazileri'' ne derece ikna edici olabilir.?! Evet, Sevgili Ali Şeriati'nin kitabına verdiği ad oldukça anlamlı.! ''Bilinç ve Eşekleştirme'' Yine kendi cümlesiyle: Sizi rahatsız etmeye geldim.! Kendisi, karşılaşacağı her türlü zorluğun bilincinde bir insan. Olabildiğince rahatsız etmiş olmalı ki, ömrü hapis ve sürgünlerde geçmiş. Üstelik otopsiler, daima doğruyu söyler.! * Ve bana göre kitaba damgasını vuran sözü şu: * ''İnsanın gündelik hayatında yıktığı, elden çıkardığı ve feda ettiği ilk şey isyandır. İnsanı dünyada Tanrı benzeri yapan, isyanı kaybediyor.'' (Sayfa: 20) * Evet, insan, ''her şeyden bağımsız olarak'', her türlü haksızlığın ve yanlışlığın karşısında itiraz edemiyorsa, ''ne derece'' insandır.? Yoksa, eşekleşmiş bir bilinç midir.? Nereye dehlenirse, oraya giden.. * Yalan mı söylüyor Şeriati.? Köy yaşamına aşağılayıcı gözlerle bakanların, şimdilerde ''nostalji'' adı altında pazar oluşturmaları.. Yer minderleri, sedirler pazarlamaları. Hani, gelişmişlik.. Hani ileri teknoloji ıvır zıvır.? Saçlarımızda oluşan beyazlardan utandıran, boya kullanmamız için kırk takla atan bunlar değil mi.? Yüzümüzdeki kırışıklar için estetik güzellik pazarlayan..?! Yerel kıyafetlerini giyen insanlara aşağılayan gözlerle bakan.. Bunlar değil mi.? Uzak değil, yakın çok yakın.. Kadın haklarına güzellemeler yapıp, en basit bir araba reklamını kadın bacağı üzerinden pazarlayan bunlar değil mi.? Dondurmayı kadın yalayınca daha mı lezzetli oluyor, bilelim yani.?! Sigara-içki sağlığa zararlıdır.. Eee,,, ne kadar para kazanıyorlar şu haramların üzerinden.. Bilelim değil mi... Destan yazılır, destan.. Evet.! Bilinç.! Eşekleşmemiş Bilinç gerekiyor bize..
Bilinç ve Eşekleştirme
Bilinç ve EşekleştirmeAli Şeriati · Fecr · 20131,084 okunma
·
123 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.