Uygarlaşmış benliğimizin artık bilmediği ya da bilmek istemediği eski bir benlik içimizdeki karanlık ülkede kendi evindeymişçesine barınıyordu ve bu benliğin ara sıra ansızın yerinden doğrulup ince kültür perdesini yırtarak amansız, zorba içgüdüleri serbest bıraktığı olurdu.