Olay şundan ibaret aslında; biz sarıklı, sakallı, çoğunlukla entarili, az düşünen, hiç sorgulamayanlar olarak birbirimizle konuşmadan, hepimizin işine geldiği, çıkarlarımıza ve uçkurlarımıza uygun düştüğü için; niyetlendiğimiz, önceleri gizlice yaptığımız ama yine de tam anlamıyla açıkça sergileyemediğimiz davranışlarımızı bakışlarımızla, niyetlerimizle ortak paydada buluşturduk.
Bunu sistemli ve herkesçe kabullenilir bir duruma getirmek için de gerekli olan sistemi (ahlaki, dini, politik, ekonomik...) de kabul edince her şey rayına oturdu. Geriye tek şey kaldı, o da kanunlaştırmak artık.
Bunun için karşımıza dikilenler oldu tabii ama yarattığımız yeni sistemin korku unsuru, büyük çoğunluğu bizden taraf tuttu. Böylece kabul edilemeyen kimi şeyler çabucak unutuldu ve biz de kaldığımız yerden devam ettik.
Peki neler yaptık? Bir kere kadını mal ettik. Alınır, satılır, değersiz, ikinci sınıf, kapkara bir bez parçası altında hapis kıldık onu. Sonra küçük çocuklara göz koyduk. Özellikle kız çocuklarına. Onları bu ihtiyar halimizle yatağımıza almayı ahlaki ve doğru kıldık.
Günah yarattık kavramlarla, sevap yarattık. Doğru olduğunu kararlaştırdık ve kabul ettirdik. Devam ediyor mu bu uygulamalar, elbette. Sistemimiz harika işliyor ve önüne hiçbir engel koyulamıyor.