Öncelikle yine belirtmeliyim ki bu yazı bir incelemeden çok kendime not niteliğindedir.
Merhaba, uzun zaman oldu buralara uğramayalı. Beni buraya tekrar getiren şey ise Martin Eden oldu. Uzun zamandır bir kitabın beni bu kadar etkilediğini hatırlamıyorum. Kitabı o kadar soluksuz okudum ki... Kitabı bitirdikten sonra normal hayata bir süre dönmek istemedim. İnsanlar sürekli beni 'inek' olmakla itham ediyor. Bunun sebebi ise sürekli ders çalışmam veya bir şeyler okumam. Bu durumdan mutlu olduğumu hiçbir zaman anlamayacaklar sanırım. Bazen herkesi susturup saatlerce kitap okumak istiyorum. Yazarın ne yazdığını iyice anlamak, neden ve nasıl yazdığını düşünmek istiyorum. Bu bana o kadar büyük bir haz veriyor ki, bu hazzı bırakıp normal dünyaya dönemiyorum bir türlü. Bu düşüncelerimi bir süredir arka plana atıyordum çünkü atmadığım zaman zaten çekilmez olan durumlar artık dayanılmaz bir hale dönüşüyordu. Martin Eden'dan sonra bu düşüncelerimi arka plana atamaz oldum. Yeni yıla girdik ve bazı radikal değişikliklerin belkide sırası gelmiştir. Diğer senelerden farklı olarak bu sene artık gelecekte ne yapmak istediğime dair bir fikrim var. Ana fikir hala aynı ama meslek şekilleniyor.
İleride tekrar bu yazdığım yazıyı okursam diye kendime ufak bir not bırakıyorum:
Hayatın hiçbir aşaması kolay olmayacak. Bazen çileden çıkabilirsin, işlerin yolunda gitmediğini veya beceremediğini düşünebilirsin. O zamanlarda şu sözü hatırlamanı istiyorum "eğer her şey yolunda görünüyorsa yeterince hızlı gitmiyorsunuzdur".