Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

483 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Okuduğum ve hala anlayamadığım 3. Jeff Abbott romanı oldu. Neyi anlayamadım peki? Kitabın niye bir türlü ilerlemekte zorlandığını. Evet, eğer sıkı bir polisiye severseniz, elinize herhangi bir Jeff Abbott kitabı alırsanız ne demek istediğimi anlayabilirsiniz. Çünkü kitabı artık, eski çevirmen hatası olabileceği inanışların ötesinde görüyorum. Yani çevirmen ile alakası yok. Düpedüz yazardan kaynaklanıyor. Sanırsam Jeff Abbott kendisini Edgar Allan Poe zannediyor. Şöyleki kurguyu kafasında tasarlarken okuyucuyu ters köşeye yatırıyım, katili okuyucu nasıl en zor şekilde bulabilir gibi bir yapıda hareket ediyor. Ama inanın alakası yok. Zaten esere başlarken, 150 200. sayfaya gelinceye dek; bu kimdi, mesleği ne, olay nerede geçiyor, şu diyalogta kime seslendi, şu sayfada o mu yoksa bu mu konuştu? gibi sorularla karşı karşıya kalıyoruz. Ondan sonra olayın çevirmenden kaynaklandığını düşünüyoruz. Zannımca az da olsa çevirmen hatası olsa bile bunun esas sıkıntı tarafını yazarda aramalıyız. Çünkü olaylar bağlantısı, zaman ve yer ilişkilerini hep sonradan kavrayabiliyoruz.Bu yazarın eserlerini okumak isteyenler sabırlı olması gerekir. Nitekim ben başlarda kızdım, garanti 6 verirdim dedim ama sonlara doğru 7'ye yükselttim fakat yinede vasat bir eserdi. Okunur mu peki? Okunur, okunur. Şimdi de eser içeriğinden bahsetmek istiyorum. Eser aslında polisiye gerilimden ziyade birazda tıbbi gerilim havasında. Dünyanın umudu, yeni teknoloji ile birlikte bir ilaca bağlanmıştır. İnsanlık tarihi; hep acı çekmiş veya kötü bir olaydan dolayı ömrünün sonuna kadar ızdırap çeken insanların problemlerini nasıl çözebiliriz gibi bilgilerle yoluna devam etmiştir. Günümüze gelincede bir ilaç şirketinin yeni bir buluşuyla karşı karşıyayız. Nedir bu ilaç? Frost.Irak savaşından dönen askerlerin yaşadığı yıkım, genç bir kızın tecavüz geçmişini üzerinden atamaması, uyuşturucu müptelası gençlerin umudu ve beklediği yaşam kaynağı bu ilaçtaydı. Eski bir muhbir ve şimdiki zamanda bir deli olan başroldeki kahramanımız Melis, karıştığı bazı olaylardan dolayı federallerce kendisi artık Tanık Koruma Programına alınmıştır. Yani işi, ajan ve tanıklıktır. Üst düzey insanlar tarafından yönetilen ama bir o kadarda kendine buyruk ve yaşadığı travmalarla yaşama tutunan bir insan. Doktor Allison ve üst akıl ekibi, Frost'u bulduktan sonra bunun denekler üzerindeki etkisini araştırırlar. Irak gazisi Nathan ve şov yıldızı Celeste de bunlardan biridir. Pis kumpas ve çekişmeler yaşanırken, Miles Allison'un yaşadığı olaylar üzerine, kendisini bu macerada bulur. Frost ismini verdiğimiz ilaç; insanların yaşadıkları buhranlı anılarını unutturmaya yarayan bir buluştur. Eski FBI ajanı Groote de bu ilaçtan dolayı, kızı Amanda'nın ihtiyacı üzerine , o da kendisini bu çetin kovalamacaya atar.Umutların tükendiği anda acaba insanlık, yeniden yaşama tutunabilecek miydi? Miles madalyonun diğer tarafında dönen dalavereyi çözebilecek miydi? Milyarlık buluş insanlığa faydalı olacak mıydı? Kim bilir? Son olarak dediğim gibi başlarda biraz sıkan ama sonralarda okuru içine çeken bir eser var ortada. 6 -7 arasında gittim geldim. 6 da olabilirdi sanki. Bu çelişkinin cevabını, bu eseri okuyacak arkadaşlara bırakıyorum. Hoşçakalın...
Kuşku
KuşkuJeff Abbott · Martı · 2010421 okunma
··
63 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.