Başladığınız kitabın bir dönüm noktası vardır, oraya gelene kadar devam edip etmeme konusunda ikilemde kalırsınız ve bir şey beklersiniz, bir heyecan.. elinden bırakmadan sürüp gidecek bir neden. Bu noktaya en çabuk ulaştığım kitaptı. 2. bölüm başlar başlamaz hikâye sizi içerisine çekiyor ve karakteri okumaktan ziyade yaşamaya başlıyorsunuz. Mustafa oluyorsunuz adeta. Onunla beraber yürüyorsunuz her bir sokağı. Beraber çalıyorsunuz kapıları. O kapılar size açıldığında beraber sevinip, yüzünüze kapandığında ya da çıkmak zorunda kaldığınızda beraber üzülüyorsunuz. Yaşanan sürecinin bütün çaresizliğini hissediyorsunuz. Bu his sonunu o kadar çok merak ettiriyor ki hadi ne olacaksa olsun artık diye bir savaşa giriyorsunuz. Mustafa’nın kaçış süreci bir noktadan sonra bana fazla gelmeye başladı. Sayfalar azaldıkça sondan bir şeyler eksiliyordu öyle de oldu. Mustafa en sonunda yakalandı ve (ki 1.bölüm zaten yakalanmış olduğunu belirtiyordu) sonraki süreç merak yarattığı gibi merakta da bıraktı. Öğleden sonraki duruşmada ne oldu? Şükran ona ne söyleyecekti? Mustafa karısıyla konuşma fırsatını neden elinin tersiyle itti? Peki Mustafa’yı bekleyen Ayten, Mustafa’nın yakalandığında bir haber ne kadar bekledi, ne kadar bekledikten sonra emin oldu, sonrasında naptı..? Hepsi bir soru işareti olarak kaldı. Yazıldığı dönemleri bir karakterin hayatından çok güzel ele almış kitap. Mutlaka okunmalı. Bütün yarım kalmışlıklarına rağmen okunmalı.

Karartma GeceleriRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20174,452 okunma

·

190 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Naz