Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Biri yer, biri bakar..
Sonra bazıları, yardım bürolarına baş vurdular ve yine kederli kederli, elleri boş, kendi halkının arasına döndüler. İşlem böyle., yardım görebilmek için en az bir yıl orada bulunmuş olmak gerek. Hükümet yardım edecek diyorlar. Ne zaman? Kimse bilmiyor. Ve yavaş yavaş, korkunun en büyüğü baş gösterdi: Üç ay hiçbir iş yok. Samanlıklarda halk birbirine sokuldu, üzerlerine bir korku çöktü, yüzleri korkudan bembeyaz kesildi. Çocuklar, "Açız!" diye bağırıyorlardı. Yiyecek yok. Sonra hastalık geldi... Pnömoni... Gözlere ve kulaklara kadar yürüyen kızamık. Yağmur durmadan yağdı; sular yolların üzerinden akıyordu; köprüler artık suyu geçirmeye yetmiyordu. Sonra, sırılsıklam insanlar, çadırlardan, kalabalık samanlıklardan dışarı fırladılar; üzerlerinde ıslak kumaş parçaları, ayaklarında birer çamur yığını vardı. Yiyecek bulmak için, yiyecek dilenmek ve istemek için, yardım dilenmek için, yalan söylemek için, sulara bata çıka, şehirlere, şehirdeki dükkânlara, yardım bürolarına akın ettiler. Ve bu dilenmenin, yardım istemenin altında için için umutsuz bir öfke kabarmaya başlamıştı. Küçük kasabalarda sırılsıklam insanlara karşı beslenen acıma duygusunun yerini kızgınlık aldı, aç insanlara karşı duyulan kızgınlık, sonra korku oldu. Sonra, muhtarlar, yardımcılarını topladılar. Silâh, göz yaşartıcı gaz, cephane kullanma emirleri verildi. Bunun üzerine aç insanlar, bir lokma ekmek dilenmek, çöplükteki sebzeleri dilenmek, fırsat buldukları zaman çalmak üzere dükkânların arka sokaklarına doldular. Ne yapacağını şaşırmış insanlar, doktorlara baş vurdular; doktorların işi vardı. Acılı insanlar dükkânlara baş vurarak belediye doktorunun gönderilmesini istediler. Belediye doktorlarının o kadar işleri yoktu. Belediyenin arabaları çamurları yararak ölüleri topluyordu. Ve yağmur, acımadan, durmadan yağdı; dereler yataklarından taştı, her yana yayıldı. Açlık ve korku, üstü kapalı yerlerde birbirlerine sokularak, ıslak samanlıkların içinde yatarak öfkeyi besledi. Oğlanlar dilenmeye değil, çalmaya gittiler; erkekler de istemeye istemeye çalmayı denemeye gittiler.
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.