Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

80 syf.
5/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ülkesi uğruna yaptığı savaşların karşılığını emekli aylığı ile bekleyen bir albayın hikâyesidir. Yazar 1982'de Nobel Edebiyat ödülüne layık görülmüştür. Hikâye albay, albayın karısı ve ölen oğlunun horozu etrafında şekillenmiştir. Her cuma günü yaşlı çift albayın emekli maaşını beklerler. Komik ve trajik bir öyküdür. Toplumun geleneklerini gösterir ve eleştirir. Albayın karısı kronik aslım hastasıdır ve öleceğini düşünmektedir. Fazlasıyla yoksul oldukları halde horozu kesmez ya da satmazlar. Ta ki karısı horozun uğursuz olduğuna ve emekli maaşının gelmeyeceğine kanaat getirene kadar. Horoz bir dövüş horozudur ve oğlunun hatırasıdır. Ona farklı değerler yüklemektedirler; "... Tahta perdedeki bir delikten içeri bir grup çocuk girdi. Horozu sessizce seyretmek için çevresini sarıp oturdular. 'Kesin şu hayvana bakmayı' dedi albay. 'Bu kadar bakarsanız eskir horozlar'..." Horozdan hareketle eleştirilen 'düzen' de söz konudur; yine çocuklar horozla çiftleştirmek için yaşlı bir tavuk getirirler. Albay şöyle bir yorum yapar; " Bu ilk kez olmuyor, o kasabalarda Albay Aureliano Buendia'ya da aynı şeyi yapıyorlardı. Onunla çiftleştirmek için küçük kızları getiriyorlardı." Ölüme ve yalnızlığa bir umutla meydan okuyan bu anne ve babanın yine horoz yüzünden didişmesi ile son buluyor öykü. Bir sonuca bağlanmıyor. Albay ve karsı hala bekliyor gibi...
Albaya Mektup Yok
Albaya Mektup YokGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20208,4bin okunma
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.