Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

1025 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
#karamazovkardesler
Başyapıtların da başyapıtı denilen Karamazov Kardeşler'i bugün bitirmiş bulunmaktayım. Öncelikle şunu  belirtmemde fayda var. 1025 sayfadan oluşan bu kitap hacimce okurun gözünü korkutsa da aslında çok akıcı bir dille yazılmış. Okuma sürem istemsiz gelişen  olaylar sebebiyle 14 gün sürdü. Benim gibi koşturmacalı bir hayatı olmayan okur kesim eminim çok daha kısa sürede okuyacaktır bu muhteşem eseri. Kitaba başlamadan önce Yazarımız Dostoyevski'nin hayatından biraz bahsetmek istiyorum. Hasta bir anne ve sarhoş bir babadan dünyaya gelmiştir, üniversiteye gittiği yıllarda Annesinin ölümüyle, babası ile baştan beri pek de sağlıklı olmayan ilişkisi hepten çıkmaza girmiştir. Hatta bilenen kısmıyla aklından ara ara babasının ölmesini dilemiştir. Bu zamanlara denk gelen babasının vefatı ise (ki bir cinayete kurban gitmiştir!) hiç de umduğu gibi mutluluk ve huzuru getirmemiş aksine buna sebep olduğu düşüncesi ile ileriki hayatında -eserlerindeki karakterlerin bazılarının da sıkça geçirdiği- geçireceği sara nöbetlerine zemin oluşturmuştur. Mezuniyetinden sonraki süreci biraz hızlandırarak anlatacak olursam siyasi görüşleri sebebiyle (katıldığı siyasi bir grup) vatan hainliği suçundan yargılanıp Sibirya'ya sürgün edilmiştir. Şimdi gelelim kitabımıza. Karamazov Kardeşler, isimli bu eser tam bir çöküntü içinde olan Karamazov ailesi üzerinden ilerlemektedir. Bir-çok karakter işlenmesine rağmen benim icin ana karakter diyebileceğim 8 karakter var. Bunlardan 5 tanesinden sırasıyla bahsetmek istiyorum. Karamazov ailesinin babası Fyodor Pavloviç, şehvet düşkünü, ahlâkı bozuk, cimri bir babadır. Çocuklarının biyolojik babası olması dışında hiç bir babalık görevini yerine getirmemiş, iki evililik yapmış bir karakterdir. Bu evliliklerin birincisinden Dmitri isimli oğlu dünyaya gelmiştir. Dimitri ya da diğer adıyla Mitya, annesinden ona kalan, hakkı olan mirası bir türlü babasından alamayan, babası tarafından dolandırılan, dolayısıyla babasına karşı yoğun bir öfke duyan büyük çocuktur. O da babası gibi şehvet düşkünü biridir. Bu iki karamazov'un baştan kötü başlayan baba-oğul ilişkisi aynı kadına aşık olmaları sonucunda birbirlerine düşman kesilmelerine sebep olur. Burada şunu eklemek istiyorum. Dmitri karakteri bize yazarın sürgün sonrası dönemini okutuyor aslında. Sürgün dönüşünde Dostoyevski de aynı Mitya gibi zevk-i sefa içinde, kumar masalarında bir dönem geçirmiştir, gene Mitya karakteri gibi kadınlara düşkün bir yaşam sürmüştür. Şimdi gelelim kitapta beni en çok etkileyen karaktere. 2. Çocuk olan Ivan. Ivan Avrupa havası solumuş, modern fikirleri olan, çağının Rusyasını eleştiren, Tanrıya inanmakla inanmamak arasında kalmış bir karakter. Bütün bir kitap boyunca Tanrının varlığının inkarı için çabalamasına rağmen, gönlündeki inanma arzusunu okuyoruz satır aralarında. Hele ki kitapta bir "büyük engizisyon"  bölümü var ki.. kiliseye ve yozlaşmış rahiplere karşı adeta bir manifesto. İlaveten onun şeytanla konuştuğu bölüm de beni derinden etkiledi. Altı çizilesi muazzam fikirler, muhteşem cümleler.. Buraya dipnot eklemek istiyorum. Ivan karakteri sevgili Dostoyevsk'nin gençlik yıllarındaki Avrupa seyahatleri sonucu değişen, muğlâkta kalan fikirlerini ve gelgitlerini anımsatıyor okura. Gelelim 3. Çocuğumuz Alyoşa ya da diğer adıyla Aleksey Karamazov'a. Alyoşa ailenin saf kalbi, temiz ahlâkıdır. Kitabın en başında yazarımız şu tarz bi önsözle merhaba diyor okura. "Şimdi sizler, hiç bir vasfı olmayan bu karakter (Alyoşa) üzerine neden boyle detaylıca anlatım yaptığımı sorgulacaksınız. Alelade bir karakterin hayatından bize ne diyeceksiniz?" Işte bu noktada dönüp yazarın hayatına bakıyoruz. Aleksey ismi aslında sevgili Dosto'nun 3 yaşındayken vefat eden oğlunun ismidir. Belki de onun böyle temiz bir karaktere,  günahsız oğlunun ismini vermesi tesadüf değildir. Anlaşılacağı üzere yazarın kendi hayatından kesitler sunduğu bu eserde, Aleksey dönemi bir yandan da yazarın yaşlılık dönemindeki inançlı hayatını sembolize eder. Bu arada belirtmekte fayda görüyorum, yazarın 2 yılda tamamladığı bu ustalık eseri yayınlandıktan 4 ay sonra sevgili Dostoyevski vefat etmiştir. Uzun bir inceleme oldu farkındayım okur ailem. Son olarak kitapta 5. Karakterimiz olan Smerdyakov' dan bahsetmek istiyorum. Fyodor Karamazov un üvey oğlu, köle zihniyetli, kabul görmeyen dışlanmış çocuk. Onu da kitapta geçirdiği sara nöbetleri ile Dostoyevski'nin hayatından kesitler sunarken görüyoruz. Karamazov kardeşler kitabı ile ilgili naçizane yorumum olağanüstü bir kurgu kitap olduğu. Basıldığı dönem icersinde psikanalizde henüz çoklu kişilik kuramının ismi bile yokken, Dsotoyevski'nin bunu muazzam şekilde karakterlerde işlemesi bir dâhilik değildir de nedir? Kitabın şuana kadar anlattığım konular sebebiyle sadece insan psikolojisi üzerinde durduğunu düşünmenizi istemem, değindiği konular nedeniyle de felsefi özelik de taşımakta. Bir sistem eleştirisi kitabıdır da denebilir. Toparlayamayacağım sanırım.  Bu gidisat onu gösteriyor. Umarım bir nebze kitap üzerine fikir verebilmisimdir. Okuyacak olan arkadaslara simdiden selam olsun. Sevgilerimle. Not. Muhakkak okunacaklar listesine değil, ölene kadar tekrar tekrar okunacaklar listesine alınsın lütfen. Not2. Bir Rus klasiği olmasından mütevellit not almadan, aile isimlerimizi karıştırabilirsiniz. Çünkü karakterlerin bazen soyisimleri, bazen resmi isimleri, bazen isimlerinin kısaltılmış hali, bazen de samimiyet ifade eden şekildeki sesleniş kullanılmakta. Ayrıca kitabı daha iyi anlayabilmeniz için Dostoyevski'nin hayatına bir göz atmanızı salık veririm.
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,5bin okunma
·
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.