Felsefe metinlerini şu ön kabul ile okumaya başlamalıyız (en azından ben öyle yapmaya çalışıyorum): Felsefeciler akıllı insanlardır. Eğer felsefi bir donanımınız yoksa sizi kolayca ikna edebilirler. Okuduğunuz her felsefi metin, sizi başka mecralara sürükler. Bunun haricinde, daha önemli bir gerçeklik var ki, ben felsefeci değilim, belki de bu konuda en son yazması gerekenlerden biriyim. Bu cürreti bana neyin verdiğini de bilmiyorum.
Her ne ise kitaba dönersek:
Kendini ve kendisi gibi birkaç kişiyi, uyaran geleceği haber veren “ahir zaman peygamberi” olarak niteliyor. Yazarın üslubu ve felsefi düşünce iklimi son derece eklektik; metinde her ekolden bir şeyler var. İnsanı oradan oraya sürükleyen, sert bir yanı var, belki de fazlasıyla korkutucu. Zaten “kaos kutsal kitabı” bundan başka şekilde tanımlanamaz. Sonuç olarak rahatsız olmak ve irkilmek istiyorsanız bu kitabı okuyun; tabi “pasif” okuma yapmadan.