Gönderi

Şehvetlerine hâkim olmakla beraber kendini tek bir fikrî hakikatle sınırlandırmış birine hak inkişaf etmez. Zira onun taklide dayanan itikadı, hak ile arasında perde olmaktadır. Zâhirî taklitten edindiği inanç ve kanaatin hilafına olan bir şeyin, onun kalbinde inkişaf etmesi imkânsızdır. Gazâlî, taklidi, kelamcıların ve mezhep mutaassıplarının çoğunun, hatta göklerin ve yerin melekûtu hakkında tefekkür eden birçok salih kimsenin hicabı olarak değerlendirir. Zira ona göre taklide dayanan itikatlar, o kimselerin kalplerinde donuklaşıp kökleşerek, hakikatler ile kendileri arasında bir perde halini almıştır. 607
34 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.