Bilen, bilmiyor konuşuyor şu "türban" denen başörtüsü konusunda, oysa türban gerçekte başörtüsü değildir, erkeğin kullandığı sarıktır, çağdaş uluslar arasında, bu giysiye kadın başörtüsü diyen yoktur. Alman dilinde "türban" sözcüğü "Doğu erkeklerinin başlığı, sarık" anlamındadır, ünlü sözlük bilgini Kluge'nin "Etimologisches Wörterbuch der Deutschen Sprache" de böyle yazar, bunun Farsça "dulbend"ten türediğini söyler. Şemseddin Sami, ünlü "Kamus-i Fransevi"sinde bu sözcüğün Fransızcaya Farsçadan,"dulbend"ten geçtiğini "sarık, imame, lale" anlamına geldiğini bildirir (lale, sarık biçimli bir göğüs askısıdır). Yine Şemseddin Sami'nin ünlü "Kamus-i Türki"sinde böyle bir sözcük yoktur, ancak yakın yıllarda, bu ünlü yapıtı bugünkü Türkçeye aktaran, Prof. Dr. Mertol Tulum başkanlığında bir kurul, bu yapıtta bulunmayan "türban"ı ona eklemiş, "ince tülden yapılmış kadın başörtüsü" yorumunu getirmiştir, bu hangi bilimsel ahlak kuralına uyar bilemeyiz, İtalyanca, İspanyolcada "turbante" diye geçer, erkek başlığı diye açıklanır. Prof. Fahir İz'in düzenlediği İngilizce-Türkçe sözlükte "türban" kadın başörtüsü anlamında açıklanır, bu yenidir, "türban"ın kadın başlığı anlamında alınmaya başladığı evrelerden sonradır. Arapçada "türban" toprak anlamına gelen "turab"ın çoğuludur (topraklar), bunun "tirban" biçiminde söylenişi de vardır. Osmanlı döneminde "türban" yoktu, bilinmiyor.