Yerel suistimallerin ve yolsuzlukların “aşın dozlara” var masının da ötesinde, kent sakinlerinin kulağına, düzenli olarak yerel Sünni seçkinlerden oluşan Bağdat’taki bazı si yasi temsilcilerin sistemli bir şekilde hukuki eziyetlere ma ruz kaldıkları ve çeşitli iddia makamlarının onları ülkeden kaçmaya ya da sürgüne gitmeye zorladıklarına dair bilgiler geliyordu. Bu duruma en güzel örnek, önce zorunlu olarak Kuveyt’e, ardından Suudi Arabistan’a ve son olarak da Tür kiye’ye sürgüne giden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tank el- Haşimi’dir. Tüm bunlar, bölgede yaşayanların gözünde -ki aslında pek çoğunun inanmak istediği- Irak politik siste minde bütünleşme umutlannın yok olmaya başladığına işa ret ediyordu