Sibirya Sürgünleri
İvan Denisoviç, namı diğer Şuhov, 2. Dünya Savaşı esnasında Almanlara esir düşer. Bir şekilde kaçıp ülkesine geri döndüğünde kahraman gibi karşılanmayı beklerken Alman casusu damgasıyla Sibirya'ya sürgüne gönderilir. İşte kitapta tam da adında belirtildiği gibi İvan Denisoviç'in sabahın erken saatlerinden başlayarak büyük zorluklarla geçen ve geceleyin koğuşta yatağında uyumasıyla son bulan bir günü anlatılır.
Dostoyevski'nin 
Ölüler Evinden Anılar kitabından ve başka rus öykü ve romanlarından aşina olduğumuz bir konudur Sibirya sürgünlükleri. Ancak bu eseri farklı kılan bu sürgünlükte Komünist rejim eleştirisinin de yer yer aktarılmış olmasıdır. Sadece Şuhov yoktur orda. Kendisi gibi casus damgası yiyen birçok asker, gemi kaptanı, yönetmen, aydın, akla gelebilecek her türlü entellektüel kişiyle karşılaşabiliyorsunuz. Komünist Stalin rejiminin baskıcı ve eleştiriye tamamen kapalı yönünü de böylece aktarır bize yazar.
Akıcı, kolay okunan, bol diyaloglu, kişiye güzel şeyler katan okunulası bir eser. Tavsiye olunur.
··
253 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.