"Yaşamım altüst olduğunda bir güz vaktiydi. Bildiğim tüm hayatları yakıp yıkan, herkesi mahveden bir savaş tepemize kâbus gibi çökmüştü. Dört yanımız yalanlarla ve kederle sarılıydı. Küçücük bir çocuktum fakat bazı şeyler, yaşamımın ne kadar uzun olursa olsun titrek bir alevden fazlası sayılamayacağını görmemi sağlamıştı.
Acı tıpkı okyanus gibiydi. Her yerden sızıyor, her şeyi ele geçiriyor, hiçbir sınır tanımıyordu. Onu durdurmanın imkânı yoktu. Ama zaten bazı zamanlar yüzmeyi öğrenip kurtulmadan önce dibe batmak gerekirdi. Ben de öyle yaptım. Yüzmeyi öğrendim fakat önce dibe battım."
Kurtlara Selam Söyle konusu ve hikâyenin işlenişi itibariyle daha çok çocuklara hitap etmekte. Her ne kadar hikâyesi İkinci Dünya Savaşı döneminde geçiyor olsa da savaşın yıkıntılarından ziyade köye taşınan zorba bir kızın ardından yaşananlara odaklanıyor.
Lauren Wolk kötü, zorba bir kalbin insanların üzerinde yarattığı acımasız etkiyi çocukların rahatça kavrayabileceği naif bir kalemle ele alıyor. Kitabı okuyacak olanlara şimdiden keyifli okumalar dilerim. Bolca kitapla kalın..