Okur kimliğimle bir romandan iki temel beklentim vardır: 1- Estetik bir dil ve dile hakimiyet 2- Etkili bir kurgu. Kimi romanda biri ziyadesiyle tatmin eder beni. Öyle ki diğer taraf öyle aman aman etkilemese de dile verilen önem veya harikulade bir kurgu matematiği varsa benim nezdimde iyi yazılmış romanlar arasına girer. Gelgelelim iki unsur beraberce ışıldıyorsa o eser benim için unutulmazlar arasında yer alır. Kum Tefrikaları benim için iki açıdan da doyurucu bir roman oldu. Mithat, Suruç'ta görev yapan bir genel cerrahtır. Ağır yaralılar ve ameliyatlar, acılar, zor bir coğrafyada tek dostu eski hastası Murat Hoca ile ufak bir dünyası vardır. Yıllardır görmediği büyük halası Yurdanur'un ölümü ve ona kalan miras haberi ile rutin yaşamı birden bire değişir. Yurdanur Halasından kalma İstanbul'daki evde bulduğu eniştesi tayyareci Şevket Bey'in 100 küsür senelik günlüğü yaşamının eksenini değiştirir. Hikaye barındırdığı özelliklerle ilgi çekiciliğini bir an olsun yitirmemekte ve son düzlükte okuru büyük bir şaşkınlığa uğratmakta. Tarihe incelikli bir dil vasıtasıyla tanıklık ederken kitabın sonuna doğru ortaya çıkan mitolojik ve fantastik öğeler kurguya bambaşka bir derinlik katıyor. Okuyacaklar kesinlikle hem keyif duyacak hem de kurmacanın o büyülü dünyasından nasibini ziyadesiyle alacaktır.

Kum TefrikalarıÖmür İklim Demir · Yapı Kredi Yayınları · 20201,684 okunma

·

55 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Akhilleus