Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Tiyatroyu ekrana taşıyan ilk kişilerdendir Nejat Uygur. Her eve girmiş, çoğunda unutulmuştur. Cibali Karakolu kimin eseri herkes bilir ama herkes hatırlamaz Zamsalak ve Sizinki Can da Bizimki Patlıcan mı? oyunlarını. Temaşa sanatının son kalelerinden Nejat Uygur... diye akademik bir dile gerek yok. Türk insanının simasıydı Nejat Uygur. Sobalı evde kömür bulamayan, rüşvetle adam kayıran, kürsüden yalan savuran oldu sahnede. Bir oyunu esnasında kendisine gülenlere inat edermiscesine gülmeyen tek kişiyi görünce dertlendi, sinir oldu belki de. İkinci perde başlamadan adamı buldurdu, getirtti kulise. "Deli misin, divane misin be adam? Güldürüye geliyorsun, suratın kornişon turşusu. Derdin mi var, karın mı kaçtı? Borcun mu var, ölü mü kaldırdın?" Suratını nerede unuttuğunu sorduğu adamın, gülümsemesini banknotlar arasında yitirdiğini, borcu olduğu için arkadaşları tarafından kafası dağılsın diye getirildiğini öğrenince "Benim oyunumda, başkasının oyununda, sokakta, okulda, evde, hiçbir zaman ve hiçbir yerde kimse somurtamaz, somurtmamalı" diyerek borç kapatmış adamdı Nejat Uygur. Komiğin çokça tanımı yapıldı, hâlâ da yapılıyor ama bence: herhangi bir insanın söylediği zaman komik olmayan şeyleri söylediği zaman güldüğümüz insandır komik. Üslup katar çünkü, tat katar, mimik yapar, jest yapar. Öyle bir yerde bir bakış atar ki komik, konuşmadan güldürür. Öyle bir yerde kaş çatar ki komik, öfkeyi de sömürür. İşte Nejat Usta öyle bir komikti. Güldü güldürdü, gülmeden güldürdü, sustu güldürdü, bağırdı güldürdü: "Halıya basma laaağğğğn!" Sahnede geçti ömrü, sahne tozu yutmadı, tozu dumana kattı. Bir gün geldi, düştü bir omzu, mimiklerinin yarısı kayboldu. Felç indi küçük bedenine, yüreğinden küçük bedenine. Hiç unutmam vefatından bir süre önce ekranlarda, tiyatro dışında gördüğüme sevinmiştim. Bir programa katılmış ve şunları dile getirmişti: "Beni, musalla taşında unutanları görüyorum. Ve duyuyorum imamın okuduğu tiradını ve sonrasını. Merhumu nasıl bilirdiniz? Bir kişinin bile benim için kötüydü diyemediğini duyuyorum ve hayatımda ilk defa katıla katıla gülüyorum çünkü daha kırkım dolmadan unutulacağımı biliyorum..."
Sayfa 19 - Mustafa Oğuz BayatKitabı okudu
46 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.