Nermin Yıldırım 'ın Ev kitabında geçiyordu Pascual Duarte ve Ailesi. Yazarın mezarını ziyarete gitmişlerdi. Pascual büyük acılardan geçmiş, sevgisizlikle büyümüş bir çocuk. Bazen ölüme kolayca karar verişi ürküttü beni. Düşününce sevgi, şefkat, merhamet görmeyen bir çocuk için bunun o kadar da zor olmadığını düşündüm. Yaşamı boyunca arayış içindeydi, evini aradı, aidiyet duygusunu aradı. Uzaklaştığı zamanlarda onu en mutlu eden eve geri dönmesiydi.Daha büyük hayal kırıklığına uğrayacağını bilmeden. Yorgunluklar, kızgınlıklar birikti birikti ve sonunda taştı Pascual. Belki ona kızdım, kınadım, yargıladım kitap boyunca ama son sayfayı da çevirdiğimde anlamaya çalıştım sadece. Onun çektiği acılarla sınanmadım çünkü. Ve iyi ki...