Ne söylesek yetersiz kalan şu dönemde bir kere daha vefat edenlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine baş sağlığı ve yaralılarımıza acil şifalar dilerim. Bu sefer aynı seriden devam ettiğimiz bir kitap. Evvela şunu söyleyelim ki baskılar değişince bile okuma kalitesi değişiyor. Önceki kitap (Kale Kapısı) eski bir baskıydı ve bazı kısımlar beni oldukça zorladı ama YKY imzası işin içine girince daha düzenli ve okunabilir satırlar kitaba zevk kattı. Eskisi gibi eski basımları, dijitalden rahatça okumakta zorlanıyorum çünkü. Hemen kitaba geçelim istiyorum: Hemen giriş yaparsak önceki kitapta araştırmalarımla beraber bazı mesajlar olduğunu belirtmiştim ve bunlardan birisi de korkunun üzerine gitmekti. Cesur olmanın ne kadar önemli olduğuydu. Sessiz kalmanın ne kadar iyi olursanız olun size geri dönüşünün iyi olmadığı açıktı ve bu kitapta, daha evvel Yaşar Kemal’in nasıl bir betimleme ustası olduğunu ve sıkça betimlemeler yaptığını ısrarla belirtmiştik, korku üzerine akıllara gelen her türlü fikrin üzerine gidildiğini görüyoruz. Amaç burada korkunun üzerine gitmek ve onu yenmek. Eğer yükseklik korkunuz varsa yükseğe çıkacaksınız, sudan korkuyorsanız suya gireceksiniz. Bu işler her zaman böyledir. Çünkü bu bir hayat eşiğidir. Yani anlamlı mesajlarımız çok fazla var kitapta. Bunlar oldukça değerli yorumlar. Aynı zamanda dostluk üzerine, zor zamanlarda insanların doğru bir arkadaş, yoldaş; iyi bir sırdaş seçmesinin de ne kadar önemli olduğu üzerine mesajlar sıkça tekrar edilir. Yine bir dağ betimlemesi, doğa manzaraları derken yazarın kendine yakışır bir son ile veda ettiği bir romandır bu kitap. Çok da güzel bir veda olduğu kanaatindeyim. Özellikle korkuların üzerine gidilmesi ve korkuları yenmek için en önemli unsurun da korkunun üstüne gitmekten başka bir şey olmaması dikkat çekicidir. Sonuç olarak hayatta korkularımız ve çekincelerimiz mevcut. Bunları aşmanın tek yolu da bunların üstüne gitmekten geçiyor. Basit olarak uçak korkusu olan birini konuşarak ne kadar ikna edebilirsiniz? Uçağa binmesi gerek. Tabi bazen de bazı şeyler olmuyor bizler farazi konuşuyoruz. Mesela benim yükseklik korkum var diyelim, defalarca denedim ama her seferinde başım dönüyor diyebilirim. Bir örnek olarak verilebilir çünkü bu sistem daha çok mümkünü olan şeyler için geçerlidir. Başarmaktan korkma, hedefinden vazgeçme gibi. O da başka bir zamanın konusu. Hepimize iyi okumalar dilerim..

Kanın SesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 2020550 okunma

·

140 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sadık Kocak