Nazan Bekiroğlu Uzun zamandır okumayı istediğim bir kitaptı. Fakat bir türlü denk gelip okuyamamıştım. Nazar Bekiroğlu ve kalemiyle tanıştığım kitap Nar Ağacı. Son da olmayacak :)
Hikayesi güzel, dili akıcı, betimlemeler sağlam.
İranda yaşayan Setterhan ile Trabzonda yaşayan Zehranın birbirini bulması anlatılsa da yolun sonu değil güzergahı dikkatimi çekti. Roman boyunca '' Doğru insanı bulmak için kaç yanlış insan tanımak gerekir?'' diye sordum kendime. İşte o yanlış insanlar imtihan oluyormuş bize.
-spoiler-
Setterhan'ın ilk aşkı halasının kızı Azam.. Fakat Azam sevmiyor Setterhanı. İlk başta kızmı
Nar Ağacı ştım Azama. Setterhan sevilmeyecek insan değildi ki.. Üstelik çok da narin seviyordu Azam'ı. Parmaklarını dahi seviyordu. Ama bir insana sevmedi diye kızılmaz ki. Kalp sevmeyince Azam ne yapsın?
Azam'ın sevmediği Sofya seviyor Setterhanı. Ne garip, sevgi istenen yerden gelmeyince nasıl da acı veriyor..
Batumda idam kararı verilince Setterhan'a bir kayıkçı yardımıyla Trabzon'a geliyor. Bir çayhanede işe giriyor. Koskoca halı tüccarının oğlu Setterhan çay demliyor..
Sevmeye başladığı resim öğretmenini savaşta kaybeden Zehra ile yolları kesişiyor. Ve evlenmeye karar veriyorlar.
Sonrasına yer verilmiyor. Ben verilmesini isterdim. Merak ediyorum.. Nasıl bir hayat yaşadılar? Hayatlarından çıkan insanların gidişlerine, acılarına değdi mi aşkları?
En çok da Setterhan.. Azam'ı sevdiği kadar sevebildi mi Zehrayı..?