Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Şehrin Kısa Tarihi
Kudüs şehrinin ilk defa MÖ 3000’li yıllarda Sami kökenli Kenanilerin bir kolu olan Yebuslular (Jebu- site) tarafından inşa edildiğine inanılmaktadır. İlk ismi bu nedenle Jebus ve Latince adıyla “Barış Şeh- ri” (Hierosolyma) anlamına gelen bir kökten türe- miştir. Şehrin kuruluşuna dair ikinci en güçlü tez ise; bölgenin ilk yerlileri olan putperest Kenanile- rin tanrılarından biri olan “Salem”in adının bu şeh- re verildiği ve bu kelimenin sonraki asırlarda -Ya- hudiler, eski Mısırlılar ve Yunanlılar zamanında- değişerek “Jerusalem” biçimini aldığı yönündedir. Adı üzerine yapılan tartışmalar bir yana bıra- kıldığında kentin tarihine ilişkin verilerin daha az tartışmalı olduğu görülmektedir. MÖ 997 yılında kendi peygamberleri Hz. Davud’un liderliğinde Ya- hudilerce fethedilene kadar Kudüs kentinin Kena- nilerin elinde olduğu bilinmektedir. Hz. Davud zamanında fethedilen Kudüs, devletin başkenti yapılmış, sonrasında gelen Hz. Süleyman dönemi- nin bitişiyle de ülke Samaria ve Judea olarak ikiye bölünmüştür. Kudüs kenti Judea’nın başkenti ola- rak MÖ 586 yılına kadar Yahudi krallığının idare- sinde kalmıştır. Bu tarihte Asur Kralı Nabukatne- zar bölgeyi ele geçirip binlerce Yahudi’yi köleleş- tirerek ülkesine götürmüştür. Bundan yaklaşık 50 yıl sonra bu kez Pers İmparatorluğu bölgeyi ele ge- çirip Yahudilerin yeniden kendi yönetimlerini kurmalarını sağlamıştır. Bu şekilde farklı bölgesel imparatorlukların de- netimine giren kent, MÖ 37’den itibaren Roma İm- paratorluğu’nun kontrolüne geçmiştir. Bu dönem- de Yahudilerin Roma yönetimine birkaç defa baş- kaldırması üzerine Titus isimli yerel vali kentle bir- likte Süleyman Mabedi’ni yerle bir etmiştir. Ancak Roma İmparatoru Constantine’in Hristiyanlığı ka- bul etmesi ve Filistin’e ziyaret düzenlemesi ardın- dan Kudüs’te bugün Kıyamet Kilisesi olarak bili- nen büyük tapınak inşa edilmiş ve artık kent Hris- tiyan bir kimliğe bürünmüştür. Böylece Kudüs’te yaklaşık 1.000 yıl süren Yahudi yönetimi sona er- miş ve 300 yıla yakın sürecek olan Hristiyanlık dö- nemi başlamıştır. İslam’ın gelişi ile birlikte kentte- ki Hristiyan hâkimiyeti son bulmuş ve Kudüs şehri Halife Hz. Ömer döneminde Müslümanların eline geçmiştir. Böylece Kudüs’ün 1.400 yıllık İslam dö- nemi başlamıştır. Bu el değiştirme, önceki asırlardaki kanlı sa- vaş ve katliamlardan tamamen farklı olarak Hali- fe Ömer ve kentin patriği arasında imzalanan ve Ömer Emannamesi olarak bilinen bir belgeyle sağ-lanmıştır. Buna göre kentin Hristiyan sakinleri si- lahsız bir şekilde isterlerse kentte yaşama ve kut- sal mekânlarının bakımını devam ettirme hakkı elde etmiş; eski sakinleri olan Yahudiler de iba- detlerinde özgür bırakılmıştır. Kudüs kenti Müslüman yönetim altındayken tam anlamıyla altın çağını yaşamıştır. Emevi ve Abbasi dönemlerinde kentte Altın Kubbe (Kubbetü’s-Sah- ra) başta olmak üzere dünyanın en güzel mimari şaheserleri yapılmıştır. Bu tarihten itibaren şeh- rin ismi de bugün kullanıldığı şekliyle Kudüs veya Beytü’l-Makdis olarak değiştirilmiştir. Bundan sonra ardı ardına el değiştirmiş olsa da hep farklı İslam devletlerinin kontrolünde ka- lan Kudüs kenti, 1099 yılındaki haçlı işgali ile bü- yük bir trajedi yaşamıştır. Kentin haçlıların kont- rolüne geçmesi ile 70.000’den fazla Kudüslü kat- ledilmiş, Kubbetü’s-Sahra kiliseye dönüştürülmüş, Aksa Camii’nin bir bölümü haçlı askerleri için ahır haline getirilmiştir. Yaklaşık bir asır süren bu durum, Selahaddin Ey- yubi komutasındaki Müslümanların 1187 yılında Hittin’deki savaşta haçlıları yenilgiye uğratması ve kenti yeniden alması ile sona ermiştir. Haçlı tehdi- dinin bertaraf edilmesi ardından bu kez 1260 yılın- dan itibaren Moğol saldırıları kenti tehdit etmiş, ancak Filistin’in kuzeyindeki Ayn Calut bölgesinde yaşanan savaş sonrasında bu tehlike de ortadan kalkmıştır. Moğolları yenen Memluk Devleti, ken- tin yeni idarecileri olarak 200 yılı aşkın süre Kudüs şehrini yönetmiştir. Bu tarihten itibaren Türk kökenli çeşitli hanedan- lıkların kontrolüne girmiş olan Kudüs kenti 1516 yı- lına kadar Memluk, 1917 yılına kadar da Osmanlı hâkimiyetinde kalmıştır. Memluk ve Osmanlı dö- nemi toplamda yaklaşık 660 yıllık bir süreye teka- bül etmektedir ki, bu da İslam asırları döneminin yarısında Kudüs’ün Türklerin yönetiminde oldu- ğunu göstermektedir. Tek başına bu tarihsel veri bile, Türkiye’ye ve Türklere bugün dahi Kudüs ko- nusunda birtakım sorumluluklar yüklemektedir. 1. Dünya Savaşı ile birlikte Kudüs kenti İngiliz iş- galine girmiştir. İngiliz sömürge yönetiminin hima- yesinde yürütülen etnik temizliğin ardından 1948 yılında kentin batı kesimi yeni kurulan İsrail işgal rejiminin kontrolüne geçerken, o tarihte kentin çevresindeki 41 Filistin Arap köyünden 39’u yerle bir edilmiş; şehir merkezinden de kademeli olarak binlerce kişi sürülmüştür. Kudüs kentinin doğu ke- simleri 1967 yılından itibaren İsrail işgal rejiminin eline geçmiştir. İşgal devleti İsrail, 1980 yılında Kudüs’ü tama- men ilhak ederek kenti kendi işgalci devletinin tek ve ebedi başkenti ilan etmiştir.
Ahmet Emin Dağ
Ahmet Emin Dağ
·
80 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.