José Saramago seçmiş de olabilirim:)) Yazarın bilimsel ve yer yer felsefik düşüncelerini çok iyi aktardığını düşünüyorum, üstelik bahsettiği konular tüm sapienleri ilgilendiriyor. Herkesin anlayabileceği düzeyde ve bununla da yetinmeyip üslubu sürükleyici ve eğlenceli. Bazı insanların gerçekten doğal bir yeteneği var yazmakla ilgili, tabi bu konuda çevirmene ve yayınevine de teşekkür etmek gerekiyor.
Kitabı kısaca özetlemem gerekirse atalarımızın nasıl dünyanın en güçlü hayvanı olduğunu, dünyanın dört bir yanına yayılmalarının, Neandertallerin, Denisovalıların ve diğer insan türlerinin ortadan kaybolmasına nasıl sebep olduğunu ve yeryüzündeki hayvan türlerinden çoğunu nasıl yok oluşa sürüklediğini, atalarımızdan kalan bazı alışkanlıklarımızı anlatıyor. Tabi ki daha birçok merak edici soruya cevap bulmuş değiliz fakat mevcut bilgimizle bu kitabın sizi tatmin edeceğini düşünüyorum.
Eğer bir tanrıya ya da spesifik şekilde söylemem gerekirse ölümden sonra cennete inansaydım, sonsuza kadar sürecek olan cennet yaşamımda insanlık tarihinin en başından sonuna kadar her insan grubuyla, her kabileyle ayrı ayrı yaşamak isterdim. Kamp ateşi başındaki ilk hikayeler (ki dinlerin atalarıdırlar), ateş başındaki danslar, kabilenin toplanıp ava çıkması, el izini mağaraya bırakan o ilk insan, diğer insan ırklarıyla ilk göz göze gelme anları, ilk mülkiyet kavramını getiren burası benim diyen insan… Gözümü kapatıyorum, hayal etmeye çalışıyorum benim için fazlasıyla büyüleyici.
Son olarak kitabın bir cümlesini aktarmak istiyorum, bir de kitabı okurken aklıma gelen bir film önerisinde bulunmak istiyorum: The Man From Earth.
“Ve yeterli sayıda insanın inanacağı iyi bir hikaye yaratırsanız, dünyayı fethedebileceğinizi biliyorsunuz.”